|
 opeth_orchid bildirdi: "
“… Size ay şehrini gösteremem. Orası bir hayalet şehir... Yalnızca bu kayıp şehrin ağlayan
ayı altında gülümseyenlerin ismini fısıldayabilirim;
‘OPETH’’
Biyografinin devamını okumak için devamına tıklayınız…
Evet, herhangi bir türün sınıflandırılmasına dâhil edilemeyen, İsveç’in Stockholm bölgesinde 1990 yılında David Isberg ve Mikael Åkerfeldt tarafından kurulan grubun oluşum evresini demirbaşları Mikael’ den dinleyerek sorularımıza cevaplar bulmaya başlayalım:
‘Sekizli yaşlarımın başında ve ortalarında müzikten çok sporla ilgileniyordum, Anders gibi.[Anders Nordin-Davul (1990–1997)] Fakat ilgim farklı bir safhada gelişmeye devam etmişti. Sekiz yaşındayken "The number of the beast"/Iron Maiden isimli bir metal plak satın almıştım. Bunun sonrasında farklı türlerde bazı kayıtların içine düşmenin kaderim olacağını düşünmeye başladım. 1986 yılında ilk elektrik gitarımı alıp "Smoke on the water" sözleri üzerinde hızlıca pratik yapmaya başladım.
Anders’ın kardeşinin davul çaldığı henüz yeni kurduğu bir grubu vardı. Böylece Anders ve ben, ilk provalarımızı Anders’in Sörskogen’daki evinin kilerinde yapmaya başladık. Bunun, 1987 yılının sonu “Eruption” (Mikael Åkerfeldt başta davulcu Anders Nordin’le beraber kurduğu, daha sonra genişleterek gitarist Nick Döring ve bassist Stephan Claesberg’i eklediği ve misfits, black sabbath vs. coverladığı gruptur.) ismini bulduğumuz zaman olduğunu düşünüyorum. Başlarda en çok Bathory, Death gibi ve diğer Death metal gruplarının üstesinden gelebileceğimiz kolaylıktaki parçalarını coverlıyorduk. Eruption, 1987–1990 yılları arasında başarı sağladı. Ne bir kayıt, ne bir demo herhangi hiçbir şey yapmadık. Kısa kariyerimizin sonunda 3 parçalık bir kayıt elde ettik ve piyasada saygın bir yer kapabilmek için küçücük bir ormana uzanan epeyce engebeli olan bu yolda elimizdekileri taşımalıydık.
Eruption’dayken David Isberg’le [Vocals (1990–1992)] zaman zaman görüşüyordum. O gerçekten extreme müziğin içindeydi ve benim bu müziği sevmemde büyük rolü olan biriydi. David, bana ödünç verdiği The Mefisto’nun “The Puzzle” isimli demo albümüyle beni harekete geçirdi. Onların, satın almış olduğum death metal albümlerden çok daha etkileyici olduğunu düşündüm. Morbid Angel, Death Bathory ve Voivod, Mefisto bestelerim üzerinde büyük bir etkiye sahip gruplardı. Eruption öldüğü zamanda, Opeth yaşamaya başlamıştı.
David, grubu Täby’den birkaç herifle birlikte kurmuştu. Opeth ismi Wilbur Smith’in The Sunbird isimli kitabından alıntıydı ve orijinalinde Opet sonundaki h harfi olmadan telaffuz ediliyordu. İsmin anlamı kitaba tamamen kapılana kadar meçhuldü ve sonrasında Opeth’in bir ay şehri; kaybolmuş bir ay şehri olduğuna dair olan bilgiyi edindim.
Eruption bitmişti ve ben bazı başka gruplarda yer almak istiyordum. David, bana Opeth’ in eski olan logolarından bir tanesini gösterdi ve bu logo beni çok etkilemişti; böylece bu grupla ilgili bir şeyler yapmam gerektiğini düşünmeye başladım. Bir gün bana eğer istersem grupta bass gitarist olarak işe koyulabileceğim teklifini getirdi. Bunu deneyebileceğim düşüncesiyle Täby’deki yerlerine gittim. Diğer grup elemanları benim geleceğimden haberdardılar ve şuan bulunan bassistlerini kovmak istemiyorlardı. Daha sonrasında Täbyli elemanlar "Crowley” adı altında 1991 yılında “The Gate” isimli berbat bir demo albüm çıkardılar. Ve Opeth 2 adamlı bir grup olarak tekrardan kuruldu.
Sözler ben ve David tarafından satanik, öz şarkılar olarak oluşturuluyordu. "Requiem of lost souls" ve "Mystique of the Baphomet" ilk yazdığım şarkılardı (daha sonrasında "Mark of the damned" ve "Forest of October" yazdım.) Kadroyu tamamlamamız gerekiyordu. Anders’e [Anders Nordin-Drums (1990–1997)] bize katılması için teklif götürdük ve grubun davulcusu olarak işe başladı. Ayrıca Nick’ e de [(Nick Döring-Bass (1990–1991)] bassist olarak teklif götürdük ve olumlu yanıt aldık. İkinci bir gitarist olarak ta Anderas Dimeo’ yu [(Andreas Dimeo-Guitars (1991)] gruba dâhil ettik.”
İlk performanslarını Therion, Excruciate ve Authorise ile birlikte 1991 yılında ilkokuldaki 60lı yıllardan kalma ekipmanlarla hazırlanarak gerçekleştirmişlerdi. Kaygı ve tecrübesizlikle atlattıkları bu sahneden kısa bir süre sonra David Isberg Gothenbourg’ta yeni bir gece için anlaşma yapmıştı. Yalnız ilk performanstan sonra gruptan ayrılan Andreas Dimeo ve Nick Döring yerine ikinci gece için kadroya Crimson Cat olarak tanınan pespaye bir metal grubunda çalan gitarist Kim Pettersson ve bassist Johan DeFarfalla katılmıştı. Ancak Johan gruptan ayrıldı ve 1994 yılına kadar dönmedi. Böylelikle grup içindeki eleman değişiklikleri devam etti. Eksik kadroya gerekli olan bassist, "Sylt i krysset" grubunda sadece eğlencesine çalan ve daha ciddi işler yapmak isteyen Peter Lindgren [Peter Lindgren-Guitars (1991–2007)] oldu. Kim Pettersson da kısa bir süre sonra gruptan ayrıldı; böylece Peter donanımını değiştirip grubun ikinci gitaristi olarak devam etti. David, beklemede olan Liers grubunu tercih edip gruptan ayrıldı ve böylece Eruption’ da da vokallik yapan Mikael Åkerfeldt [Mikael Åkerfeldt-Guitars, Vocals (1990-)] kadrodaki vokal yerini aldı (iyi ki de aldı). Mikael ve Peter hızlıca materyal üretimine başladı. Birçok grubun kullanmadığı orijinal bir harmoniyi parçalara katarak grubun şimdiki orijinalitesinin basamaklarını attılar. "Forest of October" ve "Black rose immortal" gibi şarkıların şekillenmesiyle bir yıldan fazla bir sürede üç parçayı tamamlamayı başardılar. Ayrıca bu süreçte gruba yeni bir bassist Stefan Guteklint [Stefan Guteklint-Bassist (1992–1993)] dâhil olup bir yıldan fazla bir süre görev aldı. Grup, Candlelight Record’dan aldıkları sözleşmeyle Stefan’ın işine son verip 1994’ teki Orchid debut albümünün kayıtlarında dönemlik bassist olarak yer alan Johan’ı daimi kadro elemanı yaptı.
Kendilerini ilk duyuruşları yeterince ertelenmişti ve çift gece sahne alma fikri grubu fazlasıyla tedirgin etmişti. 1995 baharında Candlelight Record’dan Lee’nin grubu ikna etmesiyle grup iki sahne aldı. Birincisi Londra Astoria’da Impaled nazarene, Ved buens ende, Hecate enthroned ve birçok farklı grupla daha görkemli şekilde gerçekleşmişti.
1995 yazında Orchid debut albümü, grubun kendi prodüksiyonluğunda Dan Swanö (İsveç/Örebro’lu müzisyen Bloodbath, Katatonia, Nightingale, Second Sky, Edge of Sanity vs. gruplarda vokal, baterist, gitarist olarak yer alıp ayrıca çeşitli grupların prodüktörlüğünde yapıyor) desteğiyle ABD’de Century Media Record etiketiyle çıkartılmıştır. Mikael, gerçekten Death metal öğeleriyle beslediği Orchid debut albümüyle müzik piyasasında övgüye layık bir açılış yapmış. Kendi adıma grubun en iştah açıcı albümü diyebilirim. In The Mist She Was Standing aperatifiyle açılış yaptığımız albümü doyumsuz bir iştahla defalarca dinleyebiliyoruz.
The Twilight Is My Robe
…
The birds of the sun
Separates these dark clouds
While the winds of winter sleeps gently around
I am sworn to the oath
To breathe...
…
1996 yılının Mart/Nisan aylarında Morningrise, Dan Swanö prodüktörlüğünde kaydedildi ve kayıt, metal piyasasında yer alan tüm kişiler tarafından grubun büyük bir kabul görmesini sağladı. Kayıt, albüm olarak yayınlanmadan önce grup, Birleşik Krallık’tan Morbid Angel ve The Blood Divine ile birlikte teklif üzerine iki gece sahne aldı. Grubun 26 günlük İskandinavya’dan İspanya/İtalya’ya kadar uzanan ilk Avrupa turnesi Birleşik Krallıktan Cradle of Filth vampirleriyle gerçekleşmişti. Turne boyunca yeterli performans sergileyemeyen Johan’ın, Mikael ve Peter’ın kararıyla turne sonunda grupla ilişkisi kesilmişti. Anders Nordin Brezilya’ya taşınma kararından dolayı grupla anlaşarak yollarını ayırdı. Bu esnada grup My Arms, Your Hearse 3. albüm kayıtları için Fredman stüdyosunu kiralamıştı. Bassist ve davulcu ilanlarıyla iletişime geçtikleri büyük bir Opeth fanı olan Martin Lopez’i [Martin Lopez-Davul (1997–2006)] stüdyoda deneyip bir davul ehli olduğunu anladıktan sonra gruba dâhil ettiler. My Arms, Your Hearse albümünün ilk kaydı olan Remember Tomorrow 1997 yılında tamamlandıktan sonra yeni bassist olan Martin Mendez’i [Martin Mendez-Bas Gitar(1997-)] grubun deneme fırsatı olmadığından 3. albümün bas kayıtları Mikael tarafından kaydedildi.
My Arms, Your Hearse 1997 yılının Ağustos/Eylül aylarında Fredman stüdyosunda yaptıkları en iyi kayıt niteliğinde tamamlanmış oldu. Kasım 1997de bir tanesi Cradle of Filth’le Birleşik Krallıkta, İngiltere’de gerçekleştirilmiş olan iki başarılı sahnede yer aldılar. Bu sırada hissesini satan Candlelight Record tan Lee Barrett’le grup yollarını ayırmıştı. Mikael durumu cümleleriyle şu şekilde özet geçmiş:
“Candlelight Records’da çalıştığımız bazı kişilerle problemler yaşıyorduk ve Lee’nin de şirketten ayrılmasıyla güvenebileceğimiz kimse kalmadı. Sözleşmemiz dolmuş ve üç albümüz de kayıt aşamasından çıkmış görülüyordu. Birkaç şirketle görüştükten sonra 4. kayıt için Hammys legendary Peaceville records la anlaşma kararı aldık. Pure Death metale düşkün olan ben için böylesi klasik bir şirketle imzaya gitmek gerçekten büyük bir şeydi ve gerçekten yanlış şeyler yapmayacak derecede müzikle yakın bir ilişkileri vardı. Böylece sözleşmeyi derhal imzalayıp anlaşmayı sağladık.”
Fredman stüdyosu mart ayının ortaları için kiralanmıştı; ama stüdyonun yer değiştirmesi nedeniyle bir ay gecikmiş olarak işe başlamak zorundaydılar. “Still Life” albümünün tamamını grup sadece iki kez çalışabildi; bu yüzden oluşturdukları parçaların kulağa nasıl geldiği konusunda hiçbir fikre sahip değildiler. Grubun yeni basitsi Martin Lopez’in bulunduğu ilk Opeth albümüydü ve bu onun için çok önemliydi. Still Life albümü 1999 yılının Eylül/Ekim aylarında grubun yeni bir konsept albümü olarak Peaceville Records altında Fredrik Nordström tarafından çıkartıldı. Grubun 4. albümü olan Still Life, Death metal öğeleriyle akustik gitar melodisinin kontrastıyla Morningrise soundu arasında bir denge olarak görülmektedir. Ayrıca bu albüm Opeth’in gelişiminde bir dönüm noktası olarak ta görülmektedir.
Grup albümün düzenlenmesi için Travis Smith’le iletişime geçti; ancak albüm zamanında tamamlanamadığından çıkışı 4 Ekime ve daha sonra 18 Ekime ertelenmek zorunda kaldı.
Mikael ve Jonas Renkse (Jonas P Renkse; Bloodbath/basgitar; October Tide/vokal, davul; Katatonia/vokal) tatil için bulundukları İngiltere’de Academy stüdyosunda yeni albümleri için kayıtta olan My Dying Bride grubunun elemanlarıyla muhabbet esnasında beraber bir turne düzenleme kararı içindeydiler. Eğer bu turne gerçekleşseydi 1996 yılından sonraki 2. Avrupa turnesi olacaktı grup için ama maalesef gerçekleştirilemedi.
2000 yılı Opeth’in hikâyesinde tuhaf bir yer kaplıyordu. Sadece yeni albümleri için recodlarını değiştirmemişlerdi aynı zamanda iki canlı sahne gerçekleştirmişlerdi. Mikael Blackwater Park kayıtları için stüdyoya girmeden önce elinde bulunan rifflerle son iki ay içinde olukça yoğun bir şekilde çalışmıştı. Ellerindeki demo üzerinde çalıştıktan sonra grup, yeni Opeth albümü için prodüksiyonluğunu üstlenmesi için Steven Wilson (Procupine Tree) ile görüştü.
Grubun 5. albümü olan Blackwater Park, Music For Nation altında 2001 yılında Kuzey Amerika’da önemli ticari başarılarıyla kabul edildi. Bu albüm diğer Opeth albümlerine göre gerisinde daha güçlü bir metal etkisi bıraktı. Albümün yapımını üstlenen Procupine Tree grubunun dehası Steve Wilson ayrıca albümde geri vokallik yapıp bazı piyano ve gitar kısımlarını çalarak gruba katkıda bulundu. Tüm olanlardan sonra gruba birkaç tur teklif edildi ayrıca bunların içinde ilk defa headliner olarak çıkabilecekleri bir Avrupa turu da dâhildi. Opeth birkaç yaz festivalinde de boy göstermeye başladı. Turlarda kendilerine ticari sınıf atlamaları hakkında söylenenlere karşı Mikael’in verdiği cevap:
“Her şeye rağmen Metal dünyasında gerçekleştirdiğimiz düşünülen büyük bir sınıfa geçiş gerçek anlamda rock ve popüler müzik alanlarındakiyle karşılaştırılmamalıdır. Hala bizim için büyük bir basamak var.”
İlk turnelerini Amerika’ da gerçekleştirdiler. Mikael’in hatırladığı kadarıyla Chicago, Kanada ve Atlanta da geçen turneler Amerika da geçirdiklerinden daha eğlenceliydi. Bu turneleri tamamladıktan sonra Wacken/Almanya, Waldrock/Hollanda, Eurorock/Belçika, Hultsfred/İsveç, Quartz/Norveç ve daha birçok turne için anlaşmalar imzaladılar. Turnelere kapışılmaya bu derece alışık olmayan grup için Blackwater Park heyecan verici bir dönem getirmişti. Avrupa turnelerinde grup kendilerini parasızlığa maruz bırakan birtakım rota problemleri yaşadılar. Tüm aksiliklere rağmen Milano/İtalya, Londra/Birleşik Krallık turneleri grubun headliner olarak hafızalara kazınmasına ve gelecekte sağlayacağı yarar açısından yeterince memnun ediciydi. Bradford/Birleşik Krallık taki bir sahne gecesinde grubun anlaşmalı plak şirketi Northern Music’te çalışan Andy Farrow’la bir görüşme düzenledi. Kısa bir görüşme sonrasında grup istedikleri bir direktör bulmayı başardı.
Turneler bitikten sonra Grubun beyni Mikael sırada gelecek olan Deliverance ve Damnation için söz yazma çalışmalarına başladı. Mikael, grubun şimdiye kadar olan kayıtlarındakinden daha sert bir şeyler içeren bir müzik üretmek istiyordu; ama ellinde bulunan aşırı melodik bölümler ve aranjman istemediği yönde ilerliyordu. Böylece yakın arkadaşı olan Jonas (Jonas P Renkse-Katatonia) hafif ve sert iki albüm yapma fikrini kendisine iletti. Bu düşünce Morningrise albümünden sonra grup için aktif olan yeni şirket açısından normal karşılanmayabilirdi; bu yüzden Mikael bu düşünceyi bütün bir albüm yerine, bir single yönünde kullanmayı tasarladı. Ufak bir konuşmadan sonra şirketin çekilmesi zor ilgisini Mikael yalan söyleyerek çekme yoluna girişti. Lee Barret söylenen yalan aynen şöyleydi:
“Kaydı gerçekleştirmek için hemen harekete geçmeliyiz; hem bu single diğerleri gibi fazla tutmayıp fantastik bir yapım olacak. Kontrat üzerinde herhangi bir düzenleme yapmadık. Bu iki albüm kontratta tek bir albüm fiyatındaydı; bu yüzden elimizde single albüm için sadece fon ve avans vardı. Deli miyiz ya da salak? Evet, belki de daha fazlasıyız; ama böyle bir deneyi yapmayı göze alacak ve parayı sorun olarak tanımlamayacak kadar müziğe düşkünüz.”
Deliverance ve Damnation kayıtları için Nacksving stüdyosunu kiralayıp Fredrik Nordström’den yardım istediler; ama istediği ücret karşısında (grupla aralarındaki maziye göre oldukça ironik bir rakamdı) grup onsuz kayda girmenin daha uygun olacağını düşündü. Damnation albümünün yapımını üstlen Steven Wilson aynı zaman back vokal ve keyboardta da grupla birlikte çalıştı ve albümdeki ‘Death Whispered a Lullaby’ şarkısını da Mikael Åkerfeldt birlikte yazdı. Deliverance, Opeth’in discografisinde yer alan en sert albümlerden bir tanesi ve bazı parçaları içeriği açısından Morbid Angel’in stiline benzetiliyor. Morbid Angel’ın zamanında parçalarını coverladıkları gruplar arasında yer aldığını varsayarak benzetimin haklı payının olduğu düşünülebilinir. Mikael Åkerfeldt Damnation ve Deliverance albümlerini albümlerin kaydı sırasında hayatını yitiren büyük annesine adamıştı. Yeni albümleri tanıtma amaçlı biri Londra’da, Birleşik Krallıkta, biri Yunanistan, Atina’da iki konser verdiler. Bu konserler 2003 yılı için grubun daha çok sahne alacağının habercisi niteliğindeydi. Bu yıl içerisinde grup 150 ve üstü yaklaşık 200 konser verdi; ayrıca anlaşmalı oldukları turneler içinde olan Amerika ve Kanada turneleri de başlamıştı. Konserlerde çalınmasının uygun olmadığını düşündükleri Deliverance albümündeki "A fair judgement" parçası, Amerika turnesi buyunca grubun sahne aldığı konser kitlesi tarafından en çok beğenilen parça olup grubun bu düşüncesinin yanlış yönde olduğunu ispatlamıştı. Amerika ve Kanada turnelerinden iki gün sonra Avrupa turnesi dâhilinde bulunan Paris için hazırlık aşamasına giren grubun bütün elemanları hastalanmıştı ama hiçbir konser iptal edilmeden başarıyla tamamlanmıştı. Almanya’da gerçekleştirdikleri turne esnasında grup Grammy ödülünü aldı ve Avustralya/Singapur’da başka bir konser verdiler. Daha sonrasında grup konserlerine ara vermeden önceden belirlenmiş olan Norveç/Oslo’daki Inferno festivalinde sahne aldılar. Deliverance albüm tanıtımı için Lacuna Coil ile birlikte Kuzey Amerika turnesine katıldılar. Grup Kuzey Amerika turnesi boyunca Damnation albümünü gelecek turlar için prova etmeye başlamıştı ve turneden geri döndüklerinde İsveçli TV4 adlı bir kanaldan bir program teklifi aldılar ve grubu görebileceğimiz ilk ve son TV programı kapsamında iki parça çaldılar.
Yaz boyunca çok sayıda festivalde sahne alan grup; Belçika’da Metallica ve Türkiye’de Dio, Kreator, Rotting Christ ile birlikte çaldılar. Ayrıca Polonya ve Çek Cumhuriyeti’nde de birçok grupla aynı festivalde bulundular.
İki albümü aynı anda kayda sokmak, bir single albüm için yapılabilinecek turneden daha fazla turneye çıkmak anlamına geliyordu. Bundan dolayı grup Kuzey Amerika turnesi için Finlandiya’daki iki turnesini iptal etmek zorunda kaldı. Damnation turnesi, asla canlı çalamayacakları 14 parçanın set listinden oluşuyordu ve üstesinden gelmelerine yardımın dokunacağını düşündükleri Per Wiberg [Per Wiberg/keyboard (2005-)] kendisine sunulan teklifi kabul edip turne boyunca keyboard çalarak gruba yardım etti. Grup, San Francisco/Fillmore, Chicago/The Metro ve Los Angeles/House of Blues gibi çeşitli mekânlarda konserler verdi.
Ve konserler, turneler arasında Mikael, sevgilisi Anna (Anna Åkerfeldt/eşi) Per Wiberg’in keyboard eşliğinde çaldığı evlilik marşı altında dünya evine girdiler.
Kısa bir Avrupa turnesine çıkan grup iki setten oluşan üç sahne aldı. Turnenin 3. konserini kaydettiler ve "Lamentations ¬ Live at Shepard's bush empire" adı altında bir DVD kaydettiler. DVD iki sette bölünmüş:
1. sette Damnation albümü ve Blackwater Park albümünden Harvest parçasının performansı yer almış;
2. sette ise daha sert parçaların sergilendiği Deliverance ve Blackwater Park’tan performanslar yer almıştır.
Ayrıca DVD içeriğinde Damnation ve Deliverance albümlerinin kayıt aşamalarıyla ilgili bir saatlik bir doküman, Steven Wilson ve grubun dört elemanının Damnation, Deliverance, Opeth ve kayıt süreci hakkındaki konuşmaları yer alıyor.
DVD kaydından sonra grup on gecede daha sahne alıp birkaç haftalık ilk İskandinav turnesine çıkıyor.
Metal müziğin en iyi temsilci ülkeleri arasında görülen İsveç’i, Mikael Åkerfeldt gözünden görelim:
‘Dürüst olmak gerekirse İsveç metal müzik için en iyi ülke değil. Üretilen birçok materyal var; ama kalabalık bazen gerçekten fazla tembel oluyor. Sahneye çıktığımda; hiçbir şey söyleyerek geride kalıyorum. Belkide İsveç mantalitesidir? Finlandiya, Danimarka ve özellikle Norveç gibi komşu ülkelerde gerçekleştirdiğimiz konserlerden çok büyük haz duyuyorum; ama İsveç seyirci açısından geride kalıyor.’
Birçok black, death metal türleri ve alt türlerinde grubu barındıran ülkesi hakkındaki görüşleri İsveç metalin kendi ülkesinde pek fazla değer görmediği sonucuna insanı götürebiliyor. Türkiye’de yerli grupların üretimine değer verilip takip edilmediği gibisinden bir görmezlik…
Rock starları silahlı çatışmada!
Rockefeller venue ‘de sahne almak dolayısıyla Oslo’da bulunan grubun turne arabası etrafında gerçekleşen ve grubun kendisinde dâhil edildiği silahlı çatışma bir gazete haberinde yer aldı.
Evet, 2003 yılı Opeth içi gerçekten müthişti; ama son birkaç aylık dönemi bir o kadarda karanlıktı. 2004 yılı ise grup için sessiz geçmişti. Mart ayından sonra grup herhangi bir turne veyahut festivalde yer almadı. Grup yaklaşık 2000 kişinin yer aldığı Avustralya’da The Enmore Theatre’da bir konser verdiler. Son turnelerini tamamladıktan sonra geriye tamamlanması gereken iki festival kaldı. Biri; Birleşik Krallık/Donington Park; diğeri de İsveç Rock Festivaliydi.
Opeth 15 Mart 2005’te turne sonrasında ürettikleri materyalleri Ghost Reveries adı altında toplamak için kayda girdiler. Opeth son üç albümü üstünde mantıklı her türlü yolla yeni bir şeyler yapmaya çalıştı ve Ghost Reveries’la Opeth müziğinde büyük ölçüde kaybolmuş olan anlayışı devam ettirdi.
Ghost Reveries ya da Ghost Letters olarak isimlendirilmesi düşünülen konsept albüm Ghost Reveries olarak isimlendi. “Ghost of Predition” ve “The Baying of The Hounds” gibi şeytani liriklerle beslenen parçaların bulunduğu albümde gizemi içeren “Isolation Years” parçası konsepte ters düşmesinden dolayı çıkartıldı. Böylece albüm 30 Ağustos 2005te Roadrunner Record altında çıkartıldı.
Kanındaki bir hastalık nedeniyle gruptan ayrıldığı söyleyen Martin Lopez’in asıl rahatsızlığı anksiyete ataklarıydı (halk dilinde bilinen panik atak hastalığı). Kendisi grupla resmi olarak 12 Mayıs 2006da ayrıldı ve yerine Martin Axenrot [Martin Axenrot (2006-)] gruba kalıcı baterist olarak dâhil oldu. Gruptaki diğer ayrılık kararı da grubun demirbaşlarından sayılan Peter Lindgren’den geldi. Yaptıkları müziğin gereklerinde bulunan turnelerden eskisi kadar zevk almadığını ve müziğin kalitesi için gerekli eforu bünyesinde artık taşımadığını ayrılma gerekçesi olarak gösteren Peter Lindgren’in yerine Fredrik Åkesson [Fredrik Åkesson (2007-)Krux/Arch Enemy] geçti.
Gelelim Mikael Åkerfeldt ve diğer grup elemanlarının Opeth dışında pek bilinmeyen çalışmalarını öğrenmeye:
Procupine Tree- Deadwing (2004)
Mikael Åkerfeldt – solo gitar(yer yer)
Çeşitli back vokaller
Ayreon – The Human equation (2004)
Mikael Åkerfeldt – Lead vokal
Roadrunner 25 anniversary Cd
Åkerfeldt/Silver (Type O Negative)- Roads
Mikael Åkerfeldt – Lead vokal
Death/ Chuck Shuldiner tribute Cd
Mikael Åkerfeldt – Lead vokal (“Pull the Plug”)
Edge of sanity – Infernal (Black mark 1999)
Mikael Åkerfeldt – “Forever together forever” (lirik)
Edge of sanity – Crimson (Black mark 1996)
Mikael Åkerfeldt – ek vokal
(Dan Swanö projesi olan bu albümde yer yer Mikael Åkerfeldt’in uygun olacağı düşünülen vokalleri kullanılmış.)
Katatonia – Brave murder day (Avantgarde 1996)
Mikael Åkerfeldt – Lead vokal
(Grubun vokali Jonas ‘death’ sesini kaybetmesi üzerine albüm kayıtları sırasında Mikael Åkerfeldt’i vokal kayıtlarını tamamlaması için stüdyoya çağırır ve kayıtlar bir günde tamamlanıp klasik İsveç metal tadında bir albüm piyasaya yerini alır.)
Katatonia – Sounds of decay – ep (Avantgarde 1997)
Mikael Åkerfeldt – Lead vokal
Bloodbath – Breeding death – ep (Century Media 1999)
Mikael Åkerfeldt – Lead vokal
(Katatonia dâhilindeki Jonas ve Anders’in yan projesi olarak başlayan Bloodbath’te vokallik yapma fikrine sahip olmayan; ama bir şekilde kendini bu işe bulaşmış gören Mikael Åkerfeldt -kendiside nasıl bulaştığının farkında değilmiş. Herifi resmen galeyana getirmişler; ama çokta iyi olmuş- grubun Breeding death ep’sinde vokal kayıtlarını gerçekleştirmiş.)
Bloodbath - Resurrection through carnage (Century media 2002)
Mikael Åkerfeldt - Lead vokal
Steel - Heavy metal machine - ep (Near dark 1998)
Mikael Åkerfeldt - Gitar
Peter Lindgren - Bass
Anders Nordin - Davul (eski Opeth üyesi)
(Dan Swanö, Mikael Åkerfeldt, grubun eski davulcusu Anders eğlencesine bir klasik Heavy metal ep’si kaydetmişler.)
Soilwork - A predator's portrait (Nuclear blast 2001)
Mikael Åkerfeldt - Back vokal
Horrified - Deus diabolus inversus (Black lotus 2002)
Mikael Åkerfeldt – ek vokal
Amon Amarth - Once sent from the golden hall (Metal Blade 1997)
Martin Lopez – Davul
(Martin Lopez bu albümdeki davul partlarını Opeth’e dâhil olmadan önce kaydetti.)
Ayrıca bunların yanında Mikael Åkerfeldt’in prodüktörlüğünde ortak bulunduğu albümlerde mevcuttur:
Katatonia - Discouraged ones (Avantgarde 1998)
Mikael Åkerfeldt – ortak yapım & back vokal
Katatonia – Tonight’s decision (Peaceville 1999)
Mikael Åkerfeldt – ortak yapım
Kadro takdimi;
Mikael Åkerfeldt-Gitar, Vokal (1990-)
Martin Mendez-Bass (1997-)
Per Wiberg (2005-)
Martin Axenrot (2006-)
Fredrik Åkesson (2007-)
Grubun şimdiki kadrosu üsteki haliyle ve umarım herhangi bir değişiklik söz konusu dahi olmaz.
Kadroya dâhil olanlar, kaç seneliğine kadroda kaldılar ve gruptan bağlarını koparanların yerine getirilen saygınlar hepsi burada tam aşağıda:
Peter Lindgren-Gitar (1991–2007)
Martin Lopez-Davul (1997–2006)
Anders Nordin-Davul (1990–1997)
Johan DeFarfalla-Bass (1991, 1994–1996)
David Isberg-Vokal (1990–1992)
Stefan Guteklint-Bass (1992–1993)
Nick Döring-Bass (1990–1991)
Andreas Dimeo-Gitar (1991)
Mattias Ander-Bass (1992)
Kim Pettersson-Guitars (1991)
Crowley olarak bilinen David Isberg zamanında Mikael’in bulunan bassistleri yerine alınması karşısında Opeth’i terk eden 4 eleman (1990)
Opeth’in anatomisini inceleyelim. Grubun beyni Mikael Åkerfeldt
İsim: Mikael Åkerfeldt
Doğum Tarihi: Nisan 17, 1974
Yaşadığı Yer: Stockholm/İsveç
Medeni hali: Evli
Ailesi: Anna(eşi), kızı Melinda ve 2 kedisi (Maurice DeBracy ve Isaac of York) annesi, babası, kız kardeşi ve diğer akrabaları.
Elektrik gitar ekipmanları, akustik gitar/steel string, akustik/classical nylon, amfi, efekt, kayıt ekipmanı.
(Ekipmanları detaylıca öğrenmek isterseniz grubun resmi sitesine yönelebilirsiniz.)
Favori Opeth parçaları: Ghost of perdition, Hours of wealth, The night & the silent water (canlı), Harvest
En az sevdiği Opeth parçası: By the pain I see in others
Kariyerindeki en iyi konser: Los Angeles Wiltern theatre 2006 (muhteşem bir kalabalık!)
Kariyerindeki en berbat konser: Osnabruck 2001 ve Tulsa/Oklahoma/SOTU tour.
İlk aldığı albüm: Iron Maiden Number of the beast
Dinlediği en iyi parça: A day in the life The Beatles
Duyduğu en iyi albüm: Sabbath bloody Sabbath Black Sabbath, Procupine Tree - Stupid dream/In absentia, The Beatles - White album, Led Zeppelin - IV, Scott walker - III, Nick drake - Five leaves left, Morbid angel - Altars of madness.
Favori söz yazarı: The Beatles (living & dead), Ritchie Blackmore, Steven Wilson, Stefan Dimle/Reine Fiske, Jimmy Page, Scott walker, Florian Fricke
Favori müzisyeni: The above + Andy Latimer, Jerry Donahue, Trey Azagthoth, David Vincent, David Coverdale, Ronnie Dio, Rob Halford, Jörn Lande, Yngwie Malmsteen, Ann & Nancy Wilson, JP (Clutch).
Evet, beyin iyi durumda şimdi grubun sağ koluna bir göz atalım Martin Mendez
İsim: Martin Mendez
Doğum Tarihi: Nisan 6, 1978
Yaşadığı yer: Stockholm
Medeni Durumu: Bekâr
Ailesi: Babası, annesi, kız kardeşi, erkek kardeşi
Favori Opeth parçası: The moor
En az sevdiği Opeth parçası: Dirge for november
Kariyerinde en iyi konser: US tour
En kötü anı: The Deliverance ve Damnation’ın kayıt zamanı
İlk satın aldığı albüm: Killing is my bussines, Megadeth
Duyduğu en iyi parça: Visions by Stevie Wonder
Dinlediği en iyi albüm: Moonmadness - Camel, Lateralus - Tool
Favori söz yazarı: Bill Gilmore
Favori müzisyeni: Jaco Pastorius
Grubun parmaklarına gelelim şimdide Per Wiberg
İsim: Per Wiberg
Yaşadığı Yer: Stockholm
Medeni Durumu: Kız arkadaş
Ve son olarak grubun sırtına gelelim -aslında daha münasip bir uzuv bulmuştum kendisi için ama acaba adam popoya benzemek ister miydi ki? Artık foto analizle siz çıkartın ne denli sağlam olduğunu-
Martin Axenrot
İsim: Martin Axenrot
Doğum Tarihi: Mart 5, 1979
Medeni Durumu: Nişanlı
Ailesi: Nathalie ve Max
Diskografi:
ORCHID
Çıkış Tarihi: Yaz 1995
Toplam Süre: 65.31
Albümde yer alan şarkılar:
1. In The Mist She Was Standing (14.09)
2. Under The Weeping Moon (09.52)
3. Silhouette (03.07)
4. Forest Of October (13.04)
5. The Twilight Is My Robe (11.01)
6. Requiem (01.11)
7. The Apostle In Triumph (13.01)
Bonus track:
Into the frost of Winter (6.20)
MORNINGRISE
Çıkış Tarihi: Ağustos 1996
Toplam Süre: 66.07
Albümde yer alan şarkılar:
1. Advent (13.46)
2. The Night And The Silent Water (11.00)
3. Nectar (10.09)
4. Black Rose Immortal (20.14)
5. To bid you farewell (10.57)
Bonus track:
Eternal soul torture (8.35)
MY ARMS YOUR HEARSE
Çıkış Tarihi: Bahar 1998
Toplam Süre:52.38
Albümde yer alan şarkılar:
1. Prologue (00.59)
2. April Ethereal (08.41)
3. When (09.14)
4. Madrigal (01.25)
5. The Amen Corner (08.43)
6. Demon of the fall (06.13)
7. Credence (05.26)
8. Karma (07.52)
9. Epilogue (03.59)
Bonus tracklar:
Circle of the tyrants (5.12) (Celtic Frost cover)
Remember tomorrow (5.00) (Iron Maiden cover)
STILL LIFE
Çıkış Tarihi: Ekim 18, 1999
Toplam Süre: 62.31
Albümde yer alan şarkılar:
1. The Moor (11.28)
2. Godhead´s lament (09.47)
3. Benighted (05.01)
4. Moonlapse Vertigo (09.00)
5. Face Of Melinda (07.59)
6. Serenity Painted Death (09.14)
7. White Cluster (10.02)
BLACKWATER PARK
Çıkış Tarihi: Mart 12, 2001
Toplam Süre: 67.13
Albümde yer alan şarkılar:
1. The Leper Affinity (10.23)
2. Bleak (09.16)
3. Harvest (06.01)
4. The Drapery Falls (10.54)
5. Dirge For November (07.54)
6. The Funeral Portrait (08.44)
7. Patterns In The Ivy (01.53)
8. Blackwater Park (12.08)
Bonus tracklar:
Still day beneath the sun (4.34)
Patterns in the ivy 2 (4.12)
Harvest - Cd-rom video klip
DELIVERANCE
Çıkış Tarihi: Kasım 4, 2002
Toplam Süre: 67.13
Albümde yer alan şarkılar:
1. Wreath (11.10)
2. Deliverance (13.36)
3. A fair judgement (10.24)
4. For absent friends (enstrümantal) (2.17)
5. Master's apprentices (10.32)
6. By the pain I see in others(13.51)
DAMNATION
Çıkış Tarihi: Nisan 2003
Toplam Süre: 43.19
Albümde yer alan şarkılar:
1. Windowpane
2. In my time of need
3. Death whispered a lullaby
4. Closure
5. Hope leaves
6. To rid the disease
7. Ending credits
8. Weakness
LAMENTATIONS
Çıkış Tarihi: 2003
Albümde yer alan şarkılar:
1. Windowpane
2. In My Time Of Need
3. Death Whispered A Lullaby
4. Closure
5. Hope Leaves
6. To Rid The Disease
7. Ending Credits
8. Weakness
9. Harvest
10. The Leper Affinity
11. Masters Apprentices
12. Deliverance
13. The Drapery Falls
14. A Fair Judgement
+ doküman - Deliverance ve Damnation yapım aşaması
GHOST REVERIES
Çıkış Tarihi: Ağustos 30, 2005
Toplam Süre: 66.49
Albümde yer alan şarkılar:
1. Ghost of perdition (10.29)
2. The baying of the hounds (10.41)
3.Beneath the mire (7.57)
4. Atonement(5.20)
5. Reverie/Harlequin forest (12.39)
6.Hours of wealth(5.20)
7. The grand conjuration(10.21)
8. Isolation years(3.51)
9. Soldiers of Fortune (Deep Purple cover)
THE ROUNDHOUSE TAPES [LİVE]
Çıkış Tarihi: Kasım 22, 2007
Disk 1
1. When
2. Ghost Of Perdition
3. Under The Weeping Moon
4. Bleak
5. Face Of Melinda
6. Night And The Stil water
Disk 2
1. Windowpane
2. Blackwater Park
3. Demon Of The Fall
Gruba karşı sempati kazandırmak için birkaç tebessüm yaratan nitelikte yaşanmışlıklar paylaşmak istedim. Buyurun efendim…
İsveç’in alkolle ısınan çocukları:
ABD’ye gerçekleştirdikleri ilk Avrupa turnesi boyunca Nevermore grubuyla paylaştıkları turne otobüsünde Mikael Åkerfeldt’in votkayla çarpıldığı anları kendisinden öğrenelim:
‘Şimdiye kadar yaşamadığımız türde bir parti içindeydik. Warrel (Nevermore grubunun vokali) ve ben her gece votkayı devirip duruyorduk. Turnenin her gecesi sonrasında hoş bir kontrolden çıkış yaşıyordum. Bu turne sonrasında Martin’ler (Martin Mendez& Martin Lopez) tarafından İspanyol bir lakap olan bum, -argo, serseri bir hayat sürmek; süren; serseri- her içki içişim sonrasında beni çağırmakta kullandıkları ismim oldu. Gerçekten herhangi bir başka uyuşturucu madde kullanmıyorum; bu yüzden alkol benim konuşmam için kullandığım masum bir yardımcı niteliğinde.’
İçkinin dil çözen büyüsü…
1.jpg)
Hastalıkla gelen headbang hadisesi:
Avrupa turnesi dâhilinde bulunan Paris sahnesi için hazırlık aşamasında bulunan grubun hastalanma nedeni, virüs Mikael Åkerfeldt… Sümüklü headbang nasıl mı olur? İptal edilemeyen bir sahneye çıkmak zorunda olan ateşten gözleri ve burnu sulanmış Mikael Åkerfeldt’sen neden olmasın!
Evet, işin içine biraz hastalık girince karşında coşmayı bekleyen kitle için pervane yapma eylemine girişmenin sonucunu, mağdur Mikael Åkerfeldt’ten öğrenelim:
‘Hastalanma nedenim; ısıtma sistemi bozulmuş olan turne otobüsü içinde haftalarca kalmak zorunda oluşumdu. Eşyalarımızla yatmamıza rağmen hastalık benden sonra benim tarafımdan diğer grup elemanlarını da bulaşmıştı. Çıkmamız gereken ve iptali söz konusu dahi olamayacak Avrupa turnesi kapsamında olan Paris sahnesi için hasta beş grup elemanı olarak hazırlanmaya başlamıştık ve sahnede yerimizi almıştık. Sesimi kaybetmemem büyük bir şanstı; ama suratı sümükle kaplı bir kafanın headbangi hiçte cool değildi.’
Salyalıda olsa, sümüklüde olsa Opeth kendisinden beklenen mükemmellikte bir sahne performansını yine başarıyla tamamlamıştı. Umarım bundan sonrası daha kuru burunlu headbanglere şahit olur!
(bu anı kareleyen bir fotoğraf çok aradım ama tahmin edersiniz ki hiçbir sonuç elde edemedim. Ee kim sümükle kaplı suratının fotoğrafının görüntülenmesi ister ki?)
Bu durumun azizliğini sümüksüzde olsa bir headbang fotoğrafıyla süslemek istedim. Buyurun bakalım…
‘Mikael Magic’
Konser sonrası kulise sızıp kovulan tek kitle hayranlar değil! Evet, amaç kuliste hayran olunan grup elemanıyla öpüşmek veyahut imzalı bir fotoğraf edinmek olmasa da kovulmanın Mikael Åkerfeldt için kaçınılmaz olduğu anda varmış. Okuyalım ve görelim:
‘Yaz boyunca sayısızca konser gerçekleştirdik. Dio. Kreator, Rotting Christ’le beraber olduğumuz festivalin birlikte yerleştiğimiz bir giyinme odası vardı ve Dio’nun giyinme odası esasen kulisin barıydı. Sahnemizi gerçekleştirdikten sonra oraya, bara, geçip selam verdim veya başka bir halt söyledim. Elime taze bir bira alıp yoluma devam ettim. Barın kapısını açtığımda herkesin, Ronnie’ nin (Dio/ Ronnie James Dio) dikkati de dâhil üzerimdeydi.
Odaya bir adım attım ve lanet kapı arkamdan kapanıp elimdeki birayı düşürmeme neden oldu. Böylece elimdeki biranın tümünü yere döktüm ve Dio’nun menajeri tarafından derhal kapı dışarı konuldum. Daha sonrasında “Michael Magic” yazılı Dio imzalı bir postere sahip olmuştum; ama maalesef -belki de gece sonrası votka partileri nedeniyle- kaybettim.
İçkinin azizliği bu olsa gerek!
Grup uzun yıllardır eleştiri adı altında aldığı tepkilerle kirlenmektedir. Yaptıkları emeğe saygı duyulması gerekirken, onca uğraşılarının boşa harcanması sonucunu doğurabilecek davranışların durması gerektiğine inanıyorum. Hiçbir şeyin eleştiri adı altında bir anda yazılan karalamalar kadar hızlı ve kolay bir şekilde üretilmediğini düşünüyorum... Bilinçli metal müzik severler olarak yerli yabancı grupların üretimlerine destek vermemiz gerekiyor. İşte özellikle bu grup, Opeth, yaptıkları işlerle saygıyı en hak eden gruplardan biridir ve desteğimizi beklemektedir. Saygılar, sevgiler.
FOREVER OPETH…
KAYNAKÇA
1- http://www.opeth.com/
2- http://www.metalstorm.ee/bands/biography.php?band_id=13
3- http://katatonia.com/biography.php
4- http://www.bloodbath.biz/members.html
5- http://www.metalstorm.ee/bands/discography.php?band_id=13&bandname=Opeth
6- http://www.metalstorm.ee/bands/bandmember.php?member_id=1383
7- http://www.porcupinetree.com/background.cfm
"
|
|
Tarih: 02.09.2007 Saat: 21:08 Gönderen: ImpLosioN |
|
|
|
|
| |
|
Ortalama Puan: 0
Toplam Oy: 0
|
|
| |
|
|
|
Şu An Bağlı: 
