Metal TR.NET - Yerli Gruplarina Sahip CIK !  
  Giriş veya Kayıt Ol
::  Ana Sayfa  ::  Hesabınız  ::  Forumlar  ::  Haberler  ::  Kritik  ::  Fotoğraf Galerisi  ::  Hosting  ::  Köşe Yazıları  ::
Menü
 Site
tree-T.gif Ana Sayfa
 Forum
 Haber Gönder
 Haber Arşivi
 Site Kadrosu
 Extra
 Hosting
 En İyi 10
 İnteraktif
 Demo & Mp3 Arşivi
 Video İzleme
 Fotoğraf Galerisi
 Destek
 Destekleyenler
 Linkekle
 Bizi Öner!
 
İçerik
. Yerli Gruplar
. Yabancı Gruplar
. Biyografiler
. Albümler
. Albüm Kritikleri
. Röportajlar
. Köşe Yazıları
. Köşe Yazıları Arşiv
. Dergiler
. Etkinlikler
· Gitar & TAB
 
Albüm Kritikleri
· KORN - The path of totality
· Hypocrisy-A Taste of Extreme Divinity (2009)
· Cyntia - Endless World (2012)
· Tiamat - The Scarred People
· Moonspell Alpha Noir-Omega White.
· Ghost - Opus Eponymous
· Testament - Dark Roots of Earth
· Lamb of God - Resolution
· Volbeat Live From Beyond Hell/Above Heaven
· Pentagram - MMXII
 
Kısa Haberler

[ Haber Arşivi ]
 
Son 10 Haber
· 100 Metal Sunar: GAEREA
[ 0 yorum - 1087 okuma ]
· Dark Tranquillity Türkiye Turnesi 2021
[ 0 yorum - 3384 okuma ]
· SECURIS yeni Albümünü yayınladı.
[ 0 yorum - 6044 okuma ]
· OPETH 22 Mart 2015′te İstanbul'da, 23 Mart'ta ise Ankara'da
[ 0 yorum - 14211 okuma ]
· Blind Guardian Istanbul konseri 14 Mayıs 2015
[ 0 yorum - 14736 okuma ]
· Blind Guardian 8 yıl aradan sonra yeniden Ankara’da
[ 0 yorum - 14064 okuma ]
· DYING FETUS 11 HAZİRAN 2015 İstanbul'da
[ 0 yorum - 15561 okuma ]
· Kurt Cobain belgeselinden ilk fragman geldi
[ 0 yorum - 15634 okuma ]
· Takıntı - Buhran klibi yayınlandı!
[ 0 yorum - 16743 okuma ]
· Wayne Static 48 yaşında hayatını kaybetti
[ 0 yorum - 17716 okuma ]

[ Devamı Haberler Bölümünde ]
 
Fotoğraf Galerisi

B Noktası



B Noktası



B Noktası



Heretic Soul @ Waldb ...



Heretic Soul



Heretic Soul



Heretic Soul @ Rock ...



Anoreksi Promo 2011



Anoreksi Promo 2011



Anoreksi Promo 2011


[ Fotoğraf Galerisi ]
 
Rastgele Biyografi


Undertakers
 
MetalTR Arama
 
Üyelik
 
Üye Olun
Kayıp Şifre

Güvenlik Kodu: Güvenlik Kodu
Güvenlik Kodunu Girin:
 
Üyelik:
Bugün: 0
Dün: 0
Bekleyen Üyelik(ler): 4
Toplam Üye: 42,762
En Son Üye: electric_wizard

Şu An Bağlı:
Misafir(ler): 170
Üye(ler): 0
Toplam: 170
 
Forumlardan
Last 10 Forum Messages

eskiler bi bakın la ?
Son mesaj atan; punky_sputnik

Şu anda ne dinliyorsunuz?
Son mesaj atan; ImpLosioN

MetalTR Discord kanalı bekleriz
Son mesaj atan; Belorin

Metal dinleyici kitlesi
Son mesaj atan; Belorin

Kiramen Katib-in (Ankara)
Son mesaj atan; SMITD

Ona On Cafe
Son mesaj atan; SMITD

Kurbağa Teorisi
Son mesaj atan; elvistuna

Rotting Christ 10 Aralık 2023'te İstanbul'da!
Son mesaj atan; KopuK

Rotting Christ 10 Aralık 2023'te İstanbul'da!
Son mesaj atan; KopuK

1 mart 2024 Cradle of Filth istanbul konseri
Son mesaj atan; KopuK


[ Metal TR.NET - Yerli Gruplarina Sahip CIK ! ]
 
Köşe Yazıları
 
metaltr.net :: Başlığı Görüntüle - Dostoyevski'den bir soru!
 
 SSSSSS   AramaArama   Üye ListesiÜye Listesi   Kullanıcı GruplarıKullanıcı Grupları Üye ListesiCan Sıkıntısı Giderici!   
 ProfilProfil   Özel mesajlarınızı kontrol etmek için login olunÖzel mesajlarınızı kontrol etmek için login olun     GirişGiriş 
GünlüklerGünlükler    Günlük Kontrol PaneliGünlük Kontrol Paneli    GünlüğümGünlüğüm

Dostoyevski'den bir soru!
Sayfa 1, 2  Sonraki
 
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder    metaltr.net Forum Ana Sayfası -> Felsefe - Sosyoloji - Psikoloji
Önceki başlık :: Sonraki başlık  
Yazar Mesaj
Evelyn
Zehir Hafiye
Zehir Hafiye


Kayıt: May 08, 2008
Mesajlar: 349
Nerden: İstanbul

MesajTarih: Cmt Hzr 07, 2008 10:38 pm    Mesaj konusu: Dostoyevski'den bir soru! Alıntıyla Cevap Ver
Mesaj: #1   

Fyodor Mihailoviç Dostoyevski`den, Suç ve Ceza`nın odağı olmuş bir soru...

"Mutluluğa akılcı bir varoluş planıyla mı ulaşırız, yoksa, acı çekerek mi?"
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder
Sponsor Linkler







Tarih: Google ve Sponsor Baglantilari    Mesaj konusu: Sizde bu bölüme reklam verebilirsiniz !
: #   


Başa dön
Taypan
Gore-Grind


Kayıt: Jul 16, 2007
Mesajlar: 2195
Nerden: Kadıköy

MesajTarih: Cmt Hzr 07, 2008 10:58 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver
Mesaj: #2   

aci cekip cekmemekte nasil bi var olus plani yaptigina baglidir diye dusunuyorum.
bunun disindada mutluluga ulasilmaz diyorum..
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder
callap
Forum Hayvanı
Forum Hayvanı


Kayıt: Jul 05, 2007
Mesajlar: 806
Nerden: antalya

MesajTarih: Pzr Hzr 08, 2008 4:50 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver
Mesaj: #3   

eskiden çile doldurarak acılarını yeniyorlarmış lakin şimdi nasıl ederiz bilmiyorum Very Happy
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder MSN Messenger
anguish
Hylobatidae


Kayıt: Oct 25, 2007
Mesajlar: 3337
Nerden: miklagard(Bakırköy)

MesajTarih: Pzr Hzr 08, 2008 5:02 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver
Mesaj: #4   

mutluluklar tesadüfüdir. kısa ve öz .... gelip bian geçici....acılar ise sonuçlardır....katlanmaktır....
akılcı bir varoluş planıyla hayat mucadelesi verilir sadece.....eğer ki bu mantıkla yaşama bakarsan sistematik ilerlersin hayatı ama sonrası sadece hepsinin toplamı olur.....
_________________
Ölüm dansı yapan kelebekler gibi, yüzüm hep ışığa doğru...
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder Facebook Profil
ZealoT
Hominidae


Kayıt: Dec 24, 2007
Mesajlar: 578
Nerden: istanbul

MesajTarih: Pzr Hzr 08, 2008 5:07 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver
Mesaj: #5   

Hayal içinde yaşayan bok içinde ölür !!
_________________
Yürüyorum üstünde ölülerin. Ayaklarım tilki ayakları .
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder
el-kafirun
Kafir Kitabesi


Kayıt: Apr 08, 2008
Mesajlar: 721
Nerden: Ankara

MesajTarih: Pzr Hzr 08, 2008 5:13 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver
Mesaj: #6   

ZealoT demiş ki:
Hayal içinde yaşayan bok içinde ölür !!

Unutma insanlar hayalleriyle ayakta durur.Tabiki hayal deyince bunlar yere basanlar olmalıdır.Acı çekmekle mutluluğa erişilir.Çünkü acılar mutluluğu belirten şeylerdir.
_________________
Ey!.. Ademoğlu..
Ben sizin tapmakta olduklarınıza tapmam.
Siz de benim taptığıma tapmıyorsunuz.
Ben de sizin taptıklarınıza asla tapacak değilim.
Sizin dininiz size, benim dinim banadır...
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et Facebook Profil
ElaiFe
Zehir Hafiye
Zehir Hafiye


Kayıt: May 29, 2008
Mesajlar: 205


MesajTarih: Pzr Hzr 08, 2008 5:24 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver
Mesaj: #7   

aklın sana sadece hayattaki boktanlıkları,görünen şeylerin aslında görünüşünden çok farklı olduğunu,eşitsizlikleri,sahtekarlıkları kavratır.bence dünya mutlu oluncak bir yer değil.kim eğlenmek için gelmemiş buraya.hayallerde avuntu sadece.mutlu olduğum tek anım uykum...hissetmiyosan mutlusundur

En son ElaiFe tarafından Cum Ağu 08, 2008 3:12 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder
ZealoT
Hominidae


Kayıt: Dec 24, 2007
Mesajlar: 578
Nerden: istanbul

MesajTarih: Pts Hzr 09, 2008 12:52 am    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver
Mesaj: #8   

el-kafirun demiş ki:
ZealoT demiş ki:
Hayal içinde yaşayan bok içinde ölür !!

Unutma insanlar hayalleriyle ayakta durur.Tabiki hayal deyince bunlar yere basanlar olmalıdır.Acı çekmekle mutluluğa erişilir.Çünkü acılar mutluluğu belirten şeylerdir.

minare gölgesinde yaşayıp davulun tozunda eylenelim o zaman.
hayat boş pompala çoş
_________________
Yürüyorum üstünde ölülerin. Ayaklarım tilki ayakları .
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder
sentenced_1303
Forum Hayvanı
Forum Hayvanı


Kayıt: Aug 04, 2005
Mesajlar: 636
Nerden: Eskişehir

MesajTarih: Cum Ağu 08, 2008 2:17 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver
Mesaj: #9   

Bu çeşit soruları beni çok uğraştırsa da, Dostoyevski ve Tolstoy ikilisini çok seviyorum. Görüşleri tüm dünyanızı bir anda sarsabiliyor, soruları sizi şaşkınlık içinde bırakabiliyor. Size yıllardır bilinçsiz şekilde yaptığınız şeyleri sorgulattırabilme özellikleri var (Ölümsüz olmalarının nedenlerinden biri bu olsa gerek). Mutluluğa ulaşma konusu da böyle bir şey sanırım.


İnsanların mutluluğu ne kadar bilinçli bir şekilde istedikleri kuşku götürür. Anlatmak istediğim şu: Kuşkusuz, aklı oturmuş her insan mutlu olmak ister. Hatta eğer tüm insanların ortak olan bir tek yanı varsa, o da, her birinin, kendilerinin mutlu olmalarını istemeleridir. Ama bu mutluluğa ulaşmada izlenen yöntemler genelde pek bilinçli bir şekilde uygulanmaz. Kimi ünlü bir yazar olmak ister; çünkü insanların takdirini kazanmak onu mutlu eder. Kimi iyi bir müzisyen olmak ister, duygularını insanlara müziğiyle iletmek yoluyla hayran kazanmak onun mutluluk kaynağıdır. Yani amaç orada olduklarını, varolduklarını ispatlamaktır. Berkeley'in "Varolmak algılanmaktır." sözü insanoğlunun bu duygusunu betimlemede biçilmiş kaftan gibi duruyor. Burada insanı mutlu eden şeyin de bu algılanmışlığı hissetmek, diğer bir deyişle fark edilmek; yani varolmanın bilincinde olmak olduğunu düşünüyorum. Ardından hemen şu soruyu soruyorum: “Akılcı bir varoluş planıyla mutluluğa ulaşılabilir mi?” Var olmanın bilincinde olmak insanlara mutluluk verdiğine göre, başarılı bir varoluş planı (akılcı demiyorum) bizi zaten mutluluğa götürmüştür. Yalnız, bir tek şartla: Dışımızda gelişecek olayların bizim lehimizde olmaları… Ünlü bir yazar olmak isteyen kişi okur, okur, okur, sürekli notlar alır, duygularını kağıda döker, olgulara diğer insanlardan farklı bakma zorunluluğu vardır. Bunların hepsi kendisini mutluluğa götürecek planın birer parçasıdır. Ama bunların hepsini, hatta daha da fazlasını ünlü bir yazar olmuş birisinden daha nitelikli ve de daha akılcı bir şekilde yapmış olan birisi ünlü bir yazar olmayı başaramayabilir. Yine aynı şekilde, iyi bir müzisyen olma sevdasındaki bir kişi gerekli eğitimi almış, zamanının büyük bölümünü pratik yapma işine harcamış olup da çeşitli sebeplerden dolayı (örneğin genetik etmenler) kendisinden daha az eğitim almış, pratik yönden daha zayıf birisinden daha iyi bir müzisyen olamayabilir. Bu iki örnek de bize gösteriyor ki, hayatta bizim dışımızda gelişen, bizim değiştirmeye asla muvaffak olamayacağımız şeyler vardır. Yani planlarımız ne kadar akılcı olursa olsun, müdahale edemeyeceğimiz şeyler arzuladığımız yönde gelişmezse planlarımız başarıyla sonuçlanamaz. Mutluluğa ulaşmada izlenen yolların bilinçli bir şekilde izlenmediğini iddia etmem çoğun bu ihtimalleri atlamamızdan kaynaklanıyor. Bu durumda sorumuzun cevabı da son şeklini almış oluyor: “Evet, akılcı bir varoluş planıyla mutluluğa ulaşılabilir; ama şansımız yanımızda olduğu sürece...”


Mutluluğun, salt acı çekme yoluyla yakalanacağına ise inanmıyorum. Acı çekmenin insanı üzen bir şey, üzgün olma durumunun da mutluluğun tam karşıtı olduğunu düşündüğümde acı çekerek mutlu olma düşüncesini amaca giden yolda amacı unutmak olarak niteliyorum. Acı çekmenin insanı daha olgun hale getirdiğini, daha akılcı düşünebilme yetisi verdiğini yadsımamama rağmen, bir şeyi, onun tam karşıtıyla nasıl eksiksiz bir biçimde sağlayabileceğimizi bulamıyorum. En büyük acıları yaşamış bir kimsenin çok daha küçük acılar karşısında mutsuz olmayacağı açıktır; ama bir kimsenin mutsuz olmaması onun mutlu olması anlamına da gelmez. Hepimizin çevresinde mutsuz olmayan, mutlu olması için de her bir şeyi mevcut ama mutlu da olmayan birçok insan vardır. Mutsuz değillerdir, çünkü maddeten ve manen hiçbir sorunları yoktur. Mutlu değillerdir; çünkü hayatlarında dolduramadıkları bir boşluk olduklarını söylerler. Bu insanlar ne mutlu ne de mutsuzdurlar. Bir boşluğun içindedirler yalnızca.


Peki bu boşluk neyle dolar? Mutluluğa akılcı bir varoluş planıyla ancak tesadüfi bir şekilde ulaşılıyorsa, acı çekerek ise ulaşılamıyorsa nasıl mutlu olunur?


Sonlu olmayan bir mutluluk ancak bir ülkü sahibi olmakla gerçekleşebilir. Önemli olan, amacı gerçekleştirip gerçekleştirememe değil, o amaca bağlı kalmaktır. Amaç uğruna harcanan emekler, mutluluk inşaatının işçileridir. Ünlü bir yazar olmak değil, ünlü bir yazar olma düşüncesi, iyi bir müzisyen olmak değil, iyi bir müzisyen olma amacı mutluluğu sağlayan şeylerdir. Amacına ulaşmış kişilerde oluşan hayal kırıklıkları da bence bununla ilgilidir. Çünkü kişinin mutluluğunu ünlü bir yazar olmak değil de, o yoldaki amacı sağlar. Çoğu zaman, hayattan istedikleri tüm şeyleri almış olan insanların mutsuz olmaları artık bir amaçları kalmamasındandır. Sanırım bu konuda biraz yüzsüz olmak, hayattan sürekli fazlasını, daha fazlasını istemek, daima bir amacın peşinde koşmak gerekir diye düşünüyorum.
_________________
R.I.P Miika Tenkula (1974-2009)
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder
Ateist
 


Kayıt: Sep 24, 2005
Mesajlar: 630


MesajTarih: Cum Ağu 08, 2008 3:11 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver
Mesaj: #10   

Mutluluğu becersem çoğalır mı?
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder
darlene
Zehir Hafiye
Zehir Hafiye


Kayıt: Jul 01, 2008
Mesajlar: 222


MesajTarih: Cum Ağu 08, 2008 4:49 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver
Mesaj: #11   

mutluluk ulaşılacak bir şey değil bence.hele acı çekmenin ödülü hiç değil.doğada "bu çok acı çekti biraz da mutluluk verelim" diyecek bir adli sistem yok.tabii bazı insanlar,mutluluğu elde ettiklerinde çektiği acıların ödülü olduğunu ya da çok acı çektiği için sıra mutlu olmaya geldiğini düşünebilir.öyle düşündüğü için de öyle yaşar.bana kalırsa ancak şöyle olabilir.size mutluluk getirecek bir hedefin peşinde koşarken acı çekmeniz gerekebilir.sınava çalışıp iyi not almak gibi.bu nedenle bana akılcı bir varoluş planı seçeneği daha akla yakın gelse de,bence mutluluk bir tesadüf,ve de çok göreceli.aynı olay bir insana yıllarca vicdan azabı huzursuzluk getirirken,birinin hiç dükünde bile olmayıp mutlu olması için çikolata yemesi yeterli olan bir insan olabilir.kitaptan örnek vereyim,raskolnikov o manevi buhrana girmek yerine aldığı paralarla gününü gün edip kelimenin tam manasıyla mutlu da olabilirdi.

cemal süreya boşuna dememiş "dostoyevskiyle tanıştım.o gün bugündür huzurum yoktur" diye Smile
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder
DeViLseeD
Hayvansal Forum


Kayıt: Jul 25, 2007
Mesajlar: 1191
Nerden: no :23 kat :3

MesajTarih: Cum Ağu 22, 2008 4:53 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver
Mesaj: #12   

belkide mutluluk sabittir siz mutlu olduğunuzda başkasının mutluluğundan pay alıyorsunuz eskiden mantıklı gelirdi bu biraz simdi dusundumde sacma geldi ama teori sonuçta hoş bir tespit
_________________
ıssız
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder
radser
Laneth Lucifer


Kayıt: Feb 03, 2006
Mesajlar: 678
Nerden: Sakarya

MesajTarih: Cmt Ağu 23, 2008 7:00 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver
Mesaj: #13   

Bir bilgisayarım olduğu için mutluyum fakat çok iyi bir bilgisayar olmadığı için mutsuzum.

Sevgilimden ayrıldım mutsuzum fakat başka birini bulup mutlu olabilirim.

Yada param var ama mutsuzum..Mutsuzluğum paramın olmasımı yoksa bu dünyada şartları kendi çıkarlarım için kullanamadığım içinmi?
_________________
Kendimi başkaları,başkalarını kendim için kurban etmeyeceğime varoluş aşkım üzerine andiçerim...

www.soulflytr.com | Soulfly Türkiye Fan Sitesi
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et MSN Messenger
setenay9
Veled-i METAL
Veled-i METAL


Kayıt: Feb 15, 2008
Mesajlar: 122
Nerden: istanbul

MesajTarih: Cmt Ağu 23, 2008 7:36 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver
Mesaj: #14   

Raskolnikov acı çekmeyi yeğlediğinde, ben bu soruyu sormuştum aslında kendimede.
mozoşist ruhumuda eklersem mutlaka acı çekip en sonunda gerçekleşen mutluluktan büyük haz duyacağıma eminim.
_________________
Dünya insansız başladı, insansız bitecek!
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder
Aton
Veled-i METAL
Veled-i METAL


Kayıt: Apr 07, 2007
Mesajlar: 151
Nerden: uzak çok uzak bir galaksiden

MesajTarih: Cmt Ağu 23, 2008 8:51 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver
Mesaj: #15   

Mutluluğun bir yazılı reçetesi olmaz canlıdaki hazza yönelimdir. Ama her zaman neyin haz neyin acıyla sonuçlanacağını bilmek olası değil. Acılar belki hatalarla ve eksikliklerle yüzleşme şansı yarattığı için olsa gerek insanlarda acının mutluluğu getirebileceği düşüncesi hakimdir. Bir yerde pişmek gibi.

Ancak acının felsefesini güderek onurlu bir mutluluk düşüne inanmıyorum. Stoacı Seneca nın intiharındansa Hedonist Lucretius u daha yaratıcı bulurum. Tabi Seneca nın Lucretius dan çok daha şanssız olduğu da bir gerçek.

Bu noktada akılcı bir varoluş planı gerçekleştirilebilir mi tartışılır. Ancak acı çekerek mutluluğa ulaşmak da pek olası gerekmiyor. En iyisi bence Sokrates yöntemi ile sorgulamaktan geçiyor. Pek antik yunan felsefesi merkezli bir açıklama oldu ama bu sefer de öyle olsun ki ileti çok uzamasın idare ediniz. Smile
_________________
.[-h(bar)2/2m]d2.y+u.y=e.y

ekindron vanehedris asohimdor

Herkes bir yönüyle haklıdır ancak nerede ne kadar haklı olduğunun farkında değildir.
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder MSN Messenger
v_woolf
Geçerken Uğrayan
Geçerken Uğrayan


Kayıt: Aug 22, 2008
Mesajlar: 8


MesajTarih: Pzr Ağu 24, 2008 3:06 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver
Mesaj: #16   

Bu sorunun cevabı kitabın son bölümünde uzaktan Sibirya bozkırlarına bakarken başlar... Dostoyevski her ne kadar ütopik sosyalist olsada Shakespear gibi hayatı mutlaklığı olmayan grilikten ibaret olduğunu kabul ediyor. Özellikle sürgün ve mecburi askerlik dönemlerinde insanların acılarını ve aydınların toplumla bağdaşamadığını görüp küçük kirli insanların arasında bir hiç olduğunu fark edince anlıyor. Mutlak doğruyu aramak için Raskolnikov'a cinayeti işletirken Dostoyevski, hem eşini ve yanılmıyorsam kardeşini kaybediyor ve Raskolnikov'u oturttuğu Petersburgun'un o kokuşmuş sokaklarında oturuyor. Dostoyevski'nin bir yanı Raskolnikov'dur diğer yanı Dmitri Karamazov'dur. İkisinde de en büyük ortak noktası kendisini idam mangasının önüne gider gibi saçma sapan ve boşlukta hissetmesidir. Dostoyevski bunun izinden asla kurtulamamıştır. Hayatının en büyük dönüm noktası her ne kadar 1845 olsada asıl dönüm noktası ölümden kurtulup bir daha asla izlerinden kurtulamayacağı Sibirya yılları ve askerliğe mahkum olduğu yıllardır. En başında söylediğim gibi sorunun cevabı Suç Ve Ceza'nın son bölümünde başlar ve Dmitri Karamazov'da sonlanır.... Mutlak doğru ve çözüm yoktur; hayat gridir
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder
MethaL
Forum İnsanı


Kayıt: Jun 28, 2005
Mesajlar: 4764
Nerden: İstanbuL

MesajTarih: Çrş Eyl 03, 2008 3:09 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver
Mesaj: #17   

A şıkkı diyorum.. Akılcı bir varoluş planıyla=))
_________________
Nefrete Sevgiden Daha Çok Güvenirim Dedi ŞeYTaN..ÇÜNKÜ NEFRETİN SAHTESİ OLMAZ..!
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder MSN Messenger
cof_death
Zehir Hafiye
Zehir Hafiye


Kayıt: May 17, 2008
Mesajlar: 402
Nerden: Eskişehir

MesajTarih: Çrş Eyl 03, 2008 4:48 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver
Mesaj: #18   

Kurcalamaya pek gerek yok diye düşünüyorum.
_________________
La Historia Me Absolvera-F.Castro
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder MSN Messenger
Ausnahmetalent
Mühendis Hanım


Kayıt: Jun 27, 2007
Mesajlar: 1214


MesajTarih: Çrş Eyl 03, 2008 5:22 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver
Mesaj: #19   

akılcı bi varoluş planı bi müddet işe yarar diye düsünüyorum. mutluluklar gelip geçiçidir. acı! mutluluklar acıdan sonra gelir.ve o zamanda gelip geçicidir.
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder
dawnofthedead
Dead Soul


Kayıt: Jun 07, 2008
Mesajlar: 1304
Nerden: cehennem

MesajTarih: Çrş Eyl 03, 2008 8:20 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver
Mesaj: #20   

bana mutluluğun resmini çizebilirmisin abidin Very Happy

şaka neysede mutluluk acı çekmeden mümkün değildir acı olgunlaştırır ve belkide mutlu olamayacağımız şeylerden bile mutlu edebilir bizi
_________________
belki de en güzeli böyle...
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et MSN Messenger Myspace Profil
Mesajları göster:   
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder    metaltr.net Forum Ana Sayfası -> Felsefe - Sosyoloji - Psikoloji Tüm saatler GMT +1 Saat
Sayfa 1, 2  Sonraki
1. sayfa (Toplam 2 sayfa)


 
Forum Seçin:  
Bu forumda yeni konular açamazsınız
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız


Powered by phpBB © 2001, 2002 phpBB Group
Türkçe Çeviri : Onur Turgay & Erdem Çorapçıoğlu
phpBB template by Spectre :: Ported for PHP-Nuke by nukemods.com
Forums ©
MetalTR.NET'de yayınlanan tercümeler, biyografiler, köşe yazıları, resimler ve sair materyaller izinsiz ve kaynak gösterilmeksizin kullanılamaz.
Copyright © 2004-2012 MetalTR.NET
| Yasal Uyarı



Sitemap - forumtags -
Web site engine code is Copyright © 2003 by PHP-Nuke. All Rights Reserved. PHP-Nuke is Free Software released under the GNU/GPL license.
Sayfa Üretimi: 0.23 Saniye
Untitled Document