Giriş
veya
Kayıt Ol
::
Ana Sayfa
::
Hesabınız
::
Forumlar
::
Haberler
::
Kritik
::
Fotoğraf Galerisi
::
Hosting
::
Köşe Yazıları
::
Menü
Site
Ana Sayfa
Forum
Haber Gönder
Haber Arşivi
Site Kadrosu
Extra
Hosting
En İyi 10
İnteraktif
Demo & Mp3 Arşivi
Video İzleme
Fotoğraf Galerisi
Destek
Destekleyenler
Linkekle
Bizi Öner!
İçerik
.
Yerli Gruplar
.
Yabancı Gruplar
.
Biyografiler
.
Albümler
.
Albüm Kritikleri
.
Röportajlar
.
Köşe Yazıları
.
Köşe Yazıları Arşiv
.
Dergiler
.
Etkinlikler
·
Gitar & TAB
Albüm Kritikleri
·
KORN - The path of totality
·
Hypocrisy-A Taste of Extreme Divinity (2009)
·
Cyntia - Endless World (2012)
·
Tiamat - The Scarred People
·
Moonspell Alpha Noir-Omega White.
·
Ghost - Opus Eponymous
·
Testament - Dark Roots of Earth
·
Lamb of God - Resolution
·
Volbeat Live From Beyond Hell/Above Heaven
·
Pentagram - MMXII
Kısa Haberler
[
Haber Arşivi
]
Son 10 Haber
·
100 Metal Sunar: GAEREA
[ 0 yorum - 759 okuma ]
·
Dark Tranquillity Türkiye Turnesi 2021
[ 0 yorum - 3070 okuma ]
·
SECURIS yeni Albümünü yayınladı.
[ 0 yorum - 5717 okuma ]
·
OPETH 22 Mart 2015′te İstanbul'da, 23 Mart'ta ise Ankara'da
[ 0 yorum - 13852 okuma ]
·
Blind Guardian Istanbul konseri 14 Mayıs 2015
[ 0 yorum - 14393 okuma ]
·
Blind Guardian 8 yıl aradan sonra yeniden Ankara’da
[ 0 yorum - 13725 okuma ]
·
DYING FETUS 11 HAZİRAN 2015 İstanbul'da
[ 0 yorum - 15233 okuma ]
·
Kurt Cobain belgeselinden ilk fragman geldi
[ 0 yorum - 15284 okuma ]
·
Takıntı - Buhran klibi yayınlandı!
[ 0 yorum - 16404 okuma ]
·
Wayne Static 48 yaşında hayatını kaybetti
[ 0 yorum - 17360 okuma ]
[
Devamı Haberler Bölümünde
]
Fotoğraf Galerisi
B Noktası
B Noktası
B Noktası
Heretic Soul @ Waldb ...
Heretic Soul
Heretic Soul
Heretic Soul @ Rock ...
Anoreksi Promo 2011
Anoreksi Promo 2011
Anoreksi Promo 2011
[ Fotoğraf Galerisi ]
Rastgele Biyografi
Deathroes
MetalTR Arama
Üyelik
Üye Olun
Kayıp Şifre
Güvenlik Kodu:
Güvenlik Kodunu Girin:
Üyelik:
Bugün:
0
Dün:
0
Bekleyen Üyelik(ler):
3
Toplam Üye:
42,762
En Son Üye:
electric_wizard
Şu An Bağlı:
Misafir(ler):
192
Üye(ler):
0
Toplam:
192
Forumlardan
SSS
Arama
Üye Listesi
Kullanıcı Grupları
Can Sıkıntısı Giderici!
Profil
Özel mesajlarınızı kontrol etmek için login olun
Giriş
Günlükler
Günlük Kontrol Paneli
Günlüğüm
Paralel Evrenler
Sayfa
1
,
2
Sonraki
metaltr.net Forum Ana Sayfası
->
Felsefe - Sosyoloji - Psikoloji
Önceki başlık
::
Sonraki başlık
Yazar
Mesaj
AmarTHs
Forum Hayvanı
Kayıt: Feb 25, 2009
Mesajlar: 548
Tarih: Pts May 18, 2009 8:20 pm
Mesaj konusu: Paralel Evrenler
Mesaj:
#1
Yaşadığınız hayatta başrolü kim oynuyor. Kimi zaman kendi hayatınızda figüran gibi hissediyor, 'neden orada değil de burada?' ya da 'niye ben' demekten alamıyoruz kendimizi. Seçimler başımıza gelecekleri belirliyor. 'Ya ötekini seçseydim ne olurdu?' düşüncesi yerli yersiz zihni meşgul edebiliyor.
Her karar verme anında çatallanan ve her yeni yönde eşzamanlı ilerleyebilen bir başka siz düşünün. Örneğin; bu satırları okumaktan şu anda cayan ve başka bir işe yönelen bir siz. Bu durumda, yaptıklarınız değişir; çevrenizdekiler, uzam ve zaman da size göre yeniden tanımlanır. Bu bambaşka bir evren tanımına giriştir; değişen siz her yeni karar da başka bir küçük evreni inşa etmektedir. Zamanın işleyiş yönünde belirginleşen koşutluk ayrıca bütün fizik kuralları ile perçinlenerek işler. Gördüğümüz, duyumsadığımız, algıladığımız yegâne büyük evrenin yanında, hiç denenmemiş ama izlenimleri bellekte yer eden ve yaşayan küçük evrenler. Ve biraz sonra birbirinden bağımsız ama 'paralel' devam eden bu sayısız evrenlerden geçebildiğinizi, hayata oradan devam edebildiğinizi düşünün.
Bazı dinler ve filozoflar tarafından sıkça tekrarlanan, görülebilir evrenin ötesinde başka evrenler olduğu savı, insanlık için çok yeni bir düşünce değil. Havası suyu kimyası fiziği başka kanunlarla perçinlenmiş evrenler uzun zamandır anlatılıyor. Dinler ve öğretiler tarihi inanması güç kurallarla inşa edilmiş evren çağrışımları ve tasvirleriyle dolu. Cennetler, Cehennemler, Olympuslar, Valhallalar ve benzeri alternatif imgelerin yapı taşını bu dünyadakinden çok farklı maddeler oluşturuyor.
'Paralel evrenler' tanımı ilk kez Amerikalı fizikçi Hugh Everett tarafından ortaya atıldı. Zaman içinde, kuantum mekaniğinin ilginç, çok popüler ve bilimsel platformlarda çok tartışılan kuramlarından birisi oldu. Kimi zaman bağımsız ve farklı, hiçbir şekilde birbiriyle etkileşime girmeyen, çok sayıda evrenin varlığı öngörüldü. George Mason Üniversitesi'nden Dr. Robin Hanson gibi bilim adamları ise, paralel evrenlerin aslında sanılanın aksine birbirlerinden bağımsız olmadığı, birbirleriyle etkileşimde olduğunu öne sürdü. Evrenlerin birbirleriyle etkileşime geçtiği hallerde ise, küçük evrenler parçalanıyor ya da büyüğü tarafından yutuluyordu; örneğin ısının aniden yükselmesi sonucunda küçük evrenin yanması; dinsel betimlemelerdeki 'kıyamet'i çağrıştırıyordu.
Kuantum mekaniği; bilim tarihinde 'çift yarık deneyi' olarak bilinen deneyde, fotonun dalga mı yoksa parçacık mı olduğunu belirleyen şeyin gözlemcinin bilinci olduğunu söyler. Bir olgunun potansiyel durumdan işler hale gelmesi ve gerçekleşmesi, katılımcının varlığı ile mümkün olabilir. Sistemin fiziksel özelliklerinde herhangi bir değişim olmaz, değişim sadece bu özelliklerin potansiyellik ve güncelliğinde ortaya çıkar.
Fizikçi Jack Sarfatti'ye göre, gözlemcinin fikri, birçok olguyu açıklayabilir. Örneğin, bir sıvı veya gazdaki parçacıklar durmadan ileri geri hareket eder. Ona göre parçacıkların bir oraya bir buraya çarpmasının asıl nedeni, katılımcıların zihinsel etkinlikleridir.
Teorik fizikçi Roger Penrose, insan bilincinin nesneleri nasıl etkilediğini şöyle açıklıyor: 'Her gözlemcinin bilinç durumu 'ikiye ayrılır' kabul edildiğine göre her bir gözlemci iki kez var olacak, her var oluşunda farklı deneyimler edinecektir, Gerçekte, yalnızca gözlemci değil, içinde yaşadığı tüm evren, dünyayı her 'ölçmesinde', en az iki parçaya ayrılır. Böyle bir parçalanma, yalnız gözlemcilerin 'ölçümleri' nedeniyle değil, genelde kuantum olaylarının makroskopik büyümesi nedeniyle, tekrar tekrar oluşur ve bu şekilde oluşan evren 'dalları' çılgınca dal budak salmaya başlar'.
Birden çok olası evrenin öngörülen kümesi, 'çoklu evrenler' adlı bir teoriyle ifade ediliyor. Çoklu evrenin yapısı her evrenin kendi doğası ve birbirleri arasında kurulu çeşitli ilgiyle beliriyor.
Çoklu evren tanımı; fizik, felsefe, kurgu ve kısmen bilim kurgu alanlarında hipotezlerle ifade edilir. İlk defa William James tarafından kullanılan terim, bilimkurgu yazarı Michael Moorcock tarafından yaygınlaştırıldı. Aynı tanım çoğu zaman, 'alternatif evrenler', 'paralel dünyalar', 'paralel evrenler' biçiminde de kullanılıyor.
Max Tegmark'a göre başka evrenlerin varlığı kozmolojik gözlemlerle doğrudan ilişkili. Tegmark, kozmik gözlemlerin sunduğu verilerin, başka evrenlerin varlığını çıkarsama ve tanımlamada biricik yardımcı olduğunu söylüyor. Bugüne kadar girişilmiş bilimsel tanımlardan paralel evren düzeyleri adını verdiği bir sınıflama oluşturuyor.
İlk düzey 'açık çokluevren' adıyla anılıyor. Kozmik genişleme ve evrenin sonsuza yönelimi bu düzeyde bağlayıcı varsayılan oluyor. Birebir kopyanız sizden ancak Hubble hacimleri kadar ötede yer alabilir.
Andre Linde'nin köpük kuramı ikinci düzeyi oluşturuyor. Bu kabulde Kaotik genişlemede öteki canlı alanların başka fiziksel sabitleri, boyut ve parçacık tanımları olabileceği öngörülüyor. Bu düzey ayrıca Wheeler'ın 'düzenleyici evren' teorisini de kapsıyor.
Hugh Everett 'in 'sayısız dünyalar' kabulü üçüncü düzeyde yer alıyor. Kuantum mekaniği kuralları çerçevesinde; tıpatıp benzeyen çoklu evrenler farklı hallerde var olabiliyor. Kuantumun genel kurallarına sıkı sıkıya bağlı bu kabul paralel evrenlerin en çelişik ifadesi olarak biliniyor.
Dördüncü düzeyde Tegmark'ın 'mükemmel birlik' kuramı yer alıyor. Öteki matematiksel yapılar başka bir fiziksel kökten eşitlikler verir. Bir bakıma matematiksel doğruluk fiziksel varlığın da delilidir. Bu durum fiziksel alışkanlıkların gözden geçirilmesini, gözlemcinin algısını yeniden inşa etmesini zorunlu kılar. Stephen Hawking'in geliştirdiği M-teorisi" bu düzeyde yer alır. Tegmark'a göre bu noktadan sonra beşinci bir düzeyden bahsedilemez.
"Her Şeyin Teorisi"adıyla da bilinen evren kabulü, "M" harfiyle (magic, mysterious, mother) büyülü, esrarengiz ya da her şeyin, bütün teorilerin anası olarak değerlendiriliyor. Hawking, evrenin varlığını tek bir formülle açıklayacak kuramının henüz tamamlanmadığını, bunun belki de ancak 21. yüzyılın sonuna doğru mümkün olabileceğini belirtiyor. Ancak formül tamamlandığında da Tanrı'nın evren formülüne ulaşmış olacaklarını, bu noktanın da insan aklının nihai zaferi olacağını vurguluyor.
M-Teorisi'ne göre, evren iki boyutlu 'bran'larla kaplı. Bu branlar için üçüncü boyut, bran'ların frizbi plakları gibi, içinde oradan oraya uçtukları ve hiç birbirlerine çarpmayacakları büyüklükte bir "hiperuzay". Hiper ölçekte, "Üç boyutlu kütlecikler" hiç fark edilmeden dört boyutlu bir uzaya, "dört boyutlu kütlecikler" beş boyutlu bir uzaya giriyor. Hawking'e göre "Gözlemleyebildiğimiz evren, belki de hiperuzayda süzülen üç boyutlu bir bran'dan öte bir şey değil. Ve evrenimiz bu uzayın içinde yalnız değil, sürekli yeni evrenler, yeni bran'lar doğuyor.
"kuantum üremesi" denen bu olayda Hawking; kuantum oluşumunu, kaynayan sudaki hava kabarcığı oluşumuna benzetiyor. Bu kabarcıklardan bazıları patlıyor, bazıları da içinde bulunduğumuz evren gibi esneyerek genişliyor.
Hawking, sürekli bir üst boyuta geçen branlar'la ilgili, bu varsayımı biraz daha somutlaştıran hologram örneğini veriyor: 'Hologramlar, iki boyutlu bir yüzeydir ama doğru açıdan bakıldığında, üç boyutlu bir nesnenin görüntüsü fark edilebilir'. Hologram levhasını kırdığınız ve parçalardan herhangi birini ışık altında incelediğiniz zaman, içinde kodlanmış olan üç boyutlu nesnenin yine tamamı görülebilir.
Diğer bir söyleyişle, daha çok boyut içeren bilgiler, daha düşük boyuttaki bir yapının içine kodlanabilir. Öyleyse, üç boyutlu dünyamızda gerçekleşen her şey, aslında daha yüksek boyutlu bir dünya tarafından üretilmiş olabilir. Dahası paralel dünyaların yansımaları gözlemlenebilir. Ve sürüp giden yaşam bu yansımaların sadece biridir.
Hawking'in kuramının, kehanet ve telepati gibi metafizik olduğu sanılan karanlık konuları da aydınlatacağı düşünülüyor. Tıpkı bir hologramda iki boyutlu yüzeyin her noktasında kodlanmış olarak bulunan, üç boyutlu bilgilerin okunması gibi karanlıkta kalan birçok 'beceri' açıklanabilecek.
Yaşamımız, dünyalı olmayan yaratıklar tarafından oynanan bir oyun, bizim de eğlence için. Üretilmiş hologram oyuncular olduğumuzu söylemek oldukça kolaycı bir yaklaşım. Bu yüzden neredeyse paralel evren çağrışımlı bütün eserlerde böylesi bir gönderme şu ya da bu biçimde yapılıyor. Kurgubilim başımıza gelecekleri yaklaşık olarak öngörebilmesi gayet doğal... Ancak kitaplar filmler ve benzeri ürünler; geleceğin hangi yöntemlerle işlerlik kazanacağını önceden haber verdiğinde her zamankinden şaşırtıcı olabiliyor. Bilim açıklayıcı niteliğiyle geçmişin beslediği bütün efsaneleri, mucizeleri ya da karanlık noktaları birer birer anlaşılır kılmak, aydınlatmak için çalışıyor. İnsanlığın eriştiği nihai bilgi ki böyle bir sonuç varsa; filmlerdeki kadar fantastik olmayacağı muhakkak. Çünkü başımıza geldiğinde, her ne kadar kitapların fantasması olsa da bizim 'gerçeğimiz' olacak.
Başa dön
Sponsor Linkler
Tarih: Google ve Sponsor Baglantilari
Mesaj konusu: Sizde bu bölüme reklam verebilirsiniz !
:
#
Başa dön
HyperboreaN
Champion of the Darkness
Kayıt: Feb 20, 2007
Mesajlar: 1181
Nerden: Inside of the Darkness...
Tarih: Prş May 21, 2009 6:01 am
Mesaj konusu:
Mesaj:
#2
En sevdiğim konulardan birisi. Aslında bu ba$lığı koymayı dü$ünüyordumda vazgeçmi$tim...
_________________
Darkness Always Kill The Light!
Blessed with Blood!
Başa dön
AmarTHs
Forum Hayvanı
Kayıt: Feb 25, 2009
Mesajlar: 548
Tarih: Prş May 21, 2009 9:43 am
Mesaj konusu:
Mesaj:
#3
HyperboreaN demiş ki:
En sevdiğim konulardan birisi. Aslında bu ba$lığı koymayı dü$ünüyordumda vazgeçmi$tim...
bu konuları bende çok severim
sanırım bizden başka kimsenin ilgisini çekmiyor
_________________
Başkalarını affet, ama kendini asla.
Başa dön
exsaddam
Forum Hayvanı
Kayıt: Apr 18, 2005
Mesajlar: 15385
Nerden: Ankara
Tarih: Prş May 21, 2009 10:10 am
Mesaj konusu:
Mesaj:
#4
jet li nin one filminde onun dışında denzel washington un 2 sene önce çevirdiği filmde bu konular işlendi.Kafa yoracak kadar hakim değilim konuya ama Einstein ında teorisini yabana atmamak gerek.Metafizik kısmına ise ağzımla gülmüyorum
_________________
http://exsaddam.mybrute.com
Başa dön
Freddy_myers
Forum Hayvanı
Kayıt: Aug 18, 2008
Mesajlar: 1820
Nerden: Köy hizmetlerinin karşısındaki villalar var ya, oranın arkasındaki Apartman
Tarih: Prş May 21, 2009 10:16 am
Mesaj konusu:
Mesaj:
#5
Benimde bayağı ilgimi çeken bir durum..
Einstein 'ın bir teorisi vardı okumak lazım çok mantıklı geliyor insana
_________________
it can't rain all the time
Başa dön
Freddy_myers
Forum Hayvanı
Kayıt: Aug 18, 2008
Mesajlar: 1820
Nerden: Köy hizmetlerinin karşısındaki villalar var ya, oranın arkasındaki Apartman
Tarih: Prş May 21, 2009 10:27 am
Mesaj konusu:
Mesaj:
#6
Şey vardı...Dur lan neydi kitabın ismi.. unuttum
_________________
it can't rain all the time
Başa dön
HyperboreaN
Champion of the Darkness
Kayıt: Feb 20, 2007
Mesajlar: 1181
Nerden: Inside of the Darkness...
Tarih: Sal May 26, 2009 6:44 am
Mesaj konusu:
Mesaj:
#7
Bkz.Philadelphia Deneyi.
1 de The Outpost diye 1 film var onu kesinlikle izleyin.Konuyla gerçekten çok alakalı...
_________________
Darkness Always Kill The Light!
Blessed with Blood!
Başa dön
makeanangel
Zehir Hafiye
Kayıt: Feb 25, 2009
Mesajlar: 262
Tarih: Sal May 26, 2009 1:02 pm
Mesaj konusu:
Mesaj:
#8
hep düşündüğüm konulardan biridir bu..sağ değil de sola karar vermemiz nedir kader midir acaba?
Başa dön
Freddy_myers
Forum Hayvanı
Kayıt: Aug 18, 2008
Mesajlar: 1820
Nerden: Köy hizmetlerinin karşısındaki villalar var ya, oranın arkasındaki Apartman
Tarih: Sal May 26, 2009 1:39 pm
Mesaj konusu:
Mesaj:
#9
sanırım empati ile alakalı birşey.Birilerinin sürekli bizim yerimize karar verebildiği , sanki programlanmış hareketlere sahip olduğumuz bir evrendeyiz.
Mesela bir dejavu anında o anı yaşamış olduğunuzun farkına varırsınız ama ne yapmanız gerektiğini , ya da nasıl beyninizi yanıltabileceğinizi bilemezsiniz(sanki ben biliyorum
)
Şöyle toparlayalım.Bence dünya o kadar da basit bir yer değil.
_________________
it can't rain all the time
Başa dön
AmarTHs
Forum Hayvanı
Kayıt: Feb 25, 2009
Mesajlar: 548
Tarih: Çrş May 27, 2009 8:18 pm
Mesaj konusu:
Mesaj:
#10
Freddy_myers demiş ki:
Mesela bir dejavu anında o anı yaşamış olduğunuzun farkına varırsınız ama ne yapmanız gerektiğini , ya da nasıl beyninizi yanıltabileceğinizi bilemezsiniz
_________________
Başkalarını affet, ama kendini asla.
Başa dön
HyperboreaN
Champion of the Darkness
Kayıt: Feb 20, 2007
Mesajlar: 1181
Nerden: Inside of the Darkness...
Tarih: Cum May 29, 2009 5:17 am
Mesaj konusu:
Mesaj:
#11
makeanangel demiş ki:
hep düşündüğüm konulardan biridir bu..sağ değil de sola karar vermemiz nedir kader midir acaba?
Ona irade denir. Buda kader kavramıyla yakından ili$kili olduğu için karı$tırılır.Hatta birbirine eklidir desekte yeridir.Anlatmak istediğim;Kader,sağ ve solun sana seçenek olarak sunumudur...
Seçersin,devamında yine 1 seçenek sunar...
_________________
Darkness Always Kill The Light!
Blessed with Blood!
Başa dön
Freddy_myers
Forum Hayvanı
Kayıt: Aug 18, 2008
Mesajlar: 1820
Nerden: Köy hizmetlerinin karşısındaki villalar var ya, oranın arkasındaki Apartman
Tarih: Pts Hzr 01, 2009 10:39 am
Mesaj konusu:
Mesaj:
#12
kader de önceden tasarlanmıştır..
Ama kader değiştirilebilir mi ?
Bence sadece kader diye kestirip atmak biraz yanlış olur.Ben yaşadığımız hayatta en az bizler kadar etkisi olan başka insanların da etkili oluğunu düşünüyorum.
_________________
it can't rain all the time
Başa dön
AmarTHs
Forum Hayvanı
Kayıt: Feb 25, 2009
Mesajlar: 548
Tarih: Sal Hzr 02, 2009 7:30 pm
Mesaj konusu:
Mesaj:
#13
dün dayanamadım the one filmini indirpi tekrardan izledim
harikaydı ya !
_________________
Başkalarını affet, ama kendini asla.
Başa dön
chaosdrow
Geçerken Uğrayan
Kayıt: Apr 21, 2009
Mesajlar: 18
Nerden: İzmir
Tarih: Sal Ağu 04, 2009 1:02 pm
Mesaj konusu:
Mesaj:
#14
Philadelphia Deneyi( GÖKKUŞAĞI PROJESİ ) philadelphia entertainment adlı film bu deneyi konu almıştı ,,onada bi göz atın isterseniz
_________________
Dalga Geçmiyorum ; Dalga Geçiyorum.......!!!!!!!!!!!
Başa dön
dark159
Forum Hayvanı
Kayıt: Jan 12, 2007
Mesajlar: 724
Nerden: Evden,İşten, Cepten,Heryerden...
Tarih: Sal Ağu 04, 2009 3:34 pm
Mesaj konusu:
Mesaj:
#15
offf okudum okudum ama baya uzun be, daha ortaya gelmeden sıkıldım.
özeti yokmu bunun?
_________________
1.5.9....................159
Başa dön
fallfromgrace
Forum Hayvanı
Kayıt: May 31, 2006
Mesajlar: 1230
Nerden: Mordor
Tarih: Çrş Ağu 05, 2009 8:26 pm
Mesaj konusu:
Mesaj:
#16
makeanangel demiş ki:
hep düşündüğüm konulardan biridir bu..sağ değil de sola karar vermemiz nedir kader midir acaba?
Sana/size bir soru:
Elin(iz)de bir çift zar olduğunu düşün(ün). Ve sen/siz bu zarları avucunu(zu)n içerisinde sallayıp önün(üz)deki zemine atıyorsun(uz). 3-5 geliyor. Sence/sizce zarın 3-5 gelmesine sebebiyet veren şey nedir? Bu sonucu nasıl açıklarsın(ız)?
_________________
-Abi şimdi buraya illa ciddi şeyler mi yazmak lazım?Hebele hübele yazsak?
-Lan manyak mısın?! Romantik ol olm azcık. Biraz da karamsar takıl. Şimdi bu moda
-Hmmm tamam
"Gözlerin ıslanmış kadınım. Yağmur mu yağıyor yoksa?" Oldu mu
-Aferin
-Ehe
Başa dön
makeanangel
Zehir Hafiye
Kayıt: Feb 25, 2009
Mesajlar: 262
Tarih: Çrş Ağu 05, 2009 11:53 pm
Mesaj konusu:
Mesaj:
#17
fallfromgrace demiş ki:
makeanangel demiş ki:
hep düşündüğüm konulardan biridir bu..sağ değil de sola karar vermemiz nedir kader midir acaba?
Sana/size bir soru:
Elin(iz)de bir çift zar olduğunu düşün(ün). Ve sen/siz bu zarları avucunu(zu)n içerisinde sallayıp önün(üz)deki zemine atıyorsun(uz). 3-5 geliyor. Sence/sizce zarın 3-5 gelmesine sebebiyet veren şey nedir? Bu sonucu nasıl açıklarsın(ız)?
matematiksel açıklaması olasılık..fakat ben hayatımın ,en azından kendi kararlarımın sonuçlarının olasılıklardan oluştuğunu düşünmüyorum ..geldiğim yol ayrımında sağ ya da sol yolu seçtiğimde önüme çıkacak olan şeyler olasılık değildir sadece bence.neden orayı seçtim? bahsettiğim konu bu.
ayrıca sen diye hitap edebilirsin(iz)..
Başa dön
fallfromgrace
Forum Hayvanı
Kayıt: May 31, 2006
Mesajlar: 1230
Nerden: Mordor
Tarih: Prş Ağu 06, 2009 6:57 pm
Mesaj konusu:
Mesaj:
#18
Alıntı:
matematiksel açıklaması olasılık.. fakat ben hayatımın ,en azından kendi kararlarımın sonuçlarının olasılıklardan oluştuğunu düşünmüyorum.. geldiğim yol ayrımında sağ ya da sol yolu seçtiğimde önüme çıkacak olan şeyler olasılık değildir sadece bence.neden orayı seçtim? bahsettiğim konu bu. ayrıca sen diye hitap edebilirsin(iz)..
Peki soruyu biraz değiştirelim:) Farzedelim ki zarı saatte 90 km hızla ve yere tamamen paralel bir açıyla fırlatıyorsun ve zar 6 metre yol alarak zemine 45 derecelik bir açı ve 75 kmlik hızla çarpıyor. Zarı attığın ortamda fiziksel parametre olarak sadece bu beşinin var olduğunu düşünelim. Yani diğer bütün dış koşulların zarın sonucunu belirlemede etkisiz olduğunu varsayıyoruz. (Normalde zarın sonucunu belirleyen sonsuz sayıda fiziksel parametre olduğunu söyleyebiliriz.) Şimdi parametrelerimizi tekrar gözden geçirelim:
1)Zarın elinden çıkış hızı (90 km/sa)
2)Zarın elinden çıkış açısı (180 derece=zemine paralel)
3)Zarın yere çarpmadan önce katettiği mesafe (6 metre)
4)Zarın yere çarpma hızı (75 km/sa)
5)Zarın yere çarpma açısı (45 derece)
Sonuç olarak fırlattığın zar 3-5 geliyor. Sorum şu: zarı tekrar eline alıp 90 km hızla ve yere tamamen paralel bir açıyla fırlatsan ve zar havada 6 metre yol alıp zemine 45 derecelik bir açı ve 75 km hız ile çarpsa (başka bir deyişle bir önceki fırlatışında varolan fiziksel koşullar tekrar sağlansa) zarın 3-5'ten farklı birşey gelme olasılığı var mı sence?
not: alakasız gibi gözüküyor ama konuyu sorduğun soruya bağlıycam
_________________
-Abi şimdi buraya illa ciddi şeyler mi yazmak lazım?Hebele hübele yazsak?
-Lan manyak mısın?! Romantik ol olm azcık. Biraz da karamsar takıl. Şimdi bu moda
-Hmmm tamam
"Gözlerin ıslanmış kadınım. Yağmur mu yağıyor yoksa?" Oldu mu
-Aferin
-Ehe
Başa dön
makeanangel
Zehir Hafiye
Kayıt: Feb 25, 2009
Mesajlar: 262
Tarih: Cum Ağu 07, 2009 12:27 am
Mesaj konusu:
Mesaj:
#19
hayır yok.
netreye bağlayacaksın çok merak ettim=)
Başa dön
fallfromgrace
Forum Hayvanı
Kayıt: May 31, 2006
Mesajlar: 1230
Nerden: Mordor
Tarih: Cum Ağu 07, 2009 3:15 pm
Mesaj konusu:
Mesaj:
#20
Yani bu söylemiş olduklarımızdan düzensiz-spontane hareket ettiği sanılan şeylerin aslında fizik kurallarının hükmünde olduğu ve çevredeki fiziksel koşullar tam olarak hesaplanabilseydi nasıl hareket edecekleri hakkında kesin bir öngörüye sahip olabileceğimiz sonucunu çıkarabiliyoruz. Değil mi?
Yani havaya üflediğin sigara dumanı bulunduğu ortamdaki fiziksel koşullara tamamen boyun eğmiş durumda. Onun başka türlü hareket etme şansı yok. Birbiriyle çarpışan iki arabanın fiziksel olarak nasıl hareket edecekleri ortamdaki fizik koşulları tarafından tamamen belirlenmiş durumda. Bu şekilde hareket etmek onların zorunluluğu, bir başka deyişle kaderi. Bunun dışına çıkamazlar
Peki zarın 3-5 gelmesine ya da sigara dumanının belirli bir şekilde hareket etmesine neden olan fiziksel koşulların da kendilerinden önceki fiziksel koşulların zorunlu bir sonucu olduğunu söyleyebilir miyiz?
Bu şekilde, noktadan resmin bütününe bakıp en başa, büyük patlamayla birlikte fiziksel koşulların ilk defa oluştuğu ana dönersek, varoluşun milyarlarca yıllık kaderinin o an belirlenmiş olduğunu söyleyebilir miyiz? Her an kendinden önceki anın zorunlu bir sonucuysa evren aslında neden-sonuç ilişkisi içerisinde her anı belli olan koskoca bir senaryo değil midir?
Peki diğer tüm maddeler gibi atomlardan, moleküllerden meydana gelmiş olan insan bu senaryonun neresinde duruyor? Bizi meydana getiren sperm bile o an içinde bulunduğu ortamdaki koşullara boyun eğmiş durumda değil mi?
İşte sorulması gereken asıl soru bu: tüm bu zorunluluk ve belirlenmişlik içerisinde insan nerede duruyor? Ben bugün müslüman yada budistsem bu ne kadar benim seçimimin bir sonucu? Bu soruya cevap vermek çok kolay değil (benim için)
not: yazmış olduğum yazının bir "sesli düşünme süreci" olarak görülmesini rica ediyorum (kibarımdır)
_________________
-Abi şimdi buraya illa ciddi şeyler mi yazmak lazım?Hebele hübele yazsak?
-Lan manyak mısın?! Romantik ol olm azcık. Biraz da karamsar takıl. Şimdi bu moda
-Hmmm tamam
"Gözlerin ıslanmış kadınım. Yağmur mu yağıyor yoksa?" Oldu mu
-Aferin
-Ehe
Başa dön
Mesajları göster:
Hepsi
1 Günlük
7 Günlük
2 Haftalık
1 Aylık
3 Aylık
6 Aylık
1 Yıllık
eskiden-yeniye
yeniden-eskiye
metaltr.net Forum Ana Sayfası
->
Felsefe - Sosyoloji - Psikoloji
Tüm saatler GMT +1 Saat
Sayfa
1
,
2
Sonraki
1
. sayfa (Toplam
2
sayfa)
Forum Seçin:
Bir Forum Seçin
Müzik/Genel
----------------
Metal Genel
Rock Genel
Yerli Gruplar
Yabancı Gruplar
-- Şarkı Sözleri
Türk Rock
Dış Sesler
Konser & Etkinlikler
Albüm Haberleri
Dergi Paylaşım Platformu
Müzik Market
----------------
Eleman Arıyorum!
Müzik Aletleri
Gitar / Tab
Stüdyo Prova Kayıt
Alım / Satım
Serbest ALAN
----------------
Güncel Haberler
Geyik
SERBEST KURSU
Felsefe - Sosyoloji - Psikoloji
Edebiyat
Karalamalar
Film Dizi Sinema Kültür Sanat
Internet / Bilgisayar / Teknoloji / Oyun / ..
-- Radyolar
Logmania
Komik / İlginç Resim / Video
Mekan
----------------
Mekanlar / Pasajlar
-- Cafe/Barlar
-- Tattoo ( Dövme ) & Piercing
Üniversiteler
MetalTR.NET
----------------
MetalTR.Net Hakkinda
Bu forumda yeni konular
açamazsınız
Bu forumdaki mesajlara cevap
veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı
değiştiremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı
silemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy
kullanamazsınız
Powered by
phpBB
© 2001, 2002 phpBB Group
Türkçe Çeviri : Onur Turgay & Erdem Çorapçıoğlu
phpBB template by
Spectre
:: Ported for PHP-Nuke by
nukemods.com